BENİM ÜLKEMDE;

Askerler yan gelip yatıyorsa “gerçekten” ! Ve çocuklar analarını mitinge getirmeye zorluyorsa okul yerine… Her türlü baskıya rağmen oğullar analarını götürmüyorsa bu mitinglerden eve… Devletin üniter yapısını tartışmaya açıp da eyalet sistemini öneriyorsa başvekiller… Türkiye’de 27 etnik gurubun yaşadığını söyleyip, Türklüğü bir alt kimlik olarak sunuyorlarsa boyalı ekranlardan,

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

BENİM  ÜLKEMDE;

Askerler  yan gelip yatıyorsa “gerçekten” !

Ve çocuklar analarını mitinge getirmeye zorluyorsa  okul yerine…

Her türlü  baskıya rağmen oğullar analarını götürmüyorsa bu mitinglerden eve…

Devletin üniter yapısını tartışmaya açıp da  eyalet sistemini öneriyorsa başvekiller…

Türkiye’de 27 etnik gurubun yaşadığını  söyleyip, Türklüğü  bir alt kimlik olarak sunuyorlarsa boyalı ekranlardan,

“Türkiye Türk’lerindir” ve  “Ne mutlu Türk’üm Diyene!” demekten utanılıyorsa eğer,                                          

Ve milletin bütünlüğü için sakıncalı görülüp bu kavramlar, “Ümmetçilik” veya “inanç birliği” öneriliyorsa ulusa,

“Millet istedikten sonra laiklik elden gidecek elbet” demek cüreti gösteriyorsa birileri…

Harf Devrimine  karşı çıkılıyorsa pervasızca, Tevhidi Tedrisat Kanunu ile bir şeylerin önünün tıkandığı ima edilip, İstiklal Mahkemelerinde suçlu bulunan vatan hainleri  savunuluyorsa eğer,

Anıtkabirde “sap gibi”, Terör Örgütü liderleri önünde “diz çökerek” duruluyorsa,

Başbakanın kullanıldıktan sonra mazgaldan aşağı “süpürülüp atılmasını” tavsiye edebiliyorsa emperyalist güçlere bir  başdanışman…

En yetkili  ağızdan, “Üç koyunu güdemeyen bir adam” denebiliyorsa Atatürkçü bir Cumhurbaşkanına…

Alın derileri yırtıldı yırtılacaksa kaşlarını çatmaktan Ve çeneleri kırılmak üzereyse  dişlerini sıkmaktan  genç kızların, delikanlıların…

Bütün bunlara  rağmen, gözümüzün içine baka baka  “Her şey yolunda gidiyor”  denebiliyorsa utanmadan yeni satılmış basının önünde…

Dünya efkâr-i umumiyesi karşısında; Kefil olunuyorsa  yine Dünya çapında tescilli teröristlere…

Kahve içmeye hazırlanılıyorsa  bir masada; katil  bölücülerle, Amerikan bayrağının gölgesinde…

1 Martlarda düşman çağırılıyorsa ülkeye,  nispet olsun diye şehitlerimize…

Orman arazisini işgalden mahkûm olanlar, hala talipse Cumhur Reisliğine,

Danıştay ve Yargıtay’ın  Diyanet’ten, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin ulemadan fetva almasına  başlanacaksa eğer,

Ofer’lerin talimatıyla çıkarılacaksa  yasalar yine, ulusal ihtiyaçlar yerine…

Demokrasi araç olarak görülüyorsa Ve  ulaşmak için amaca papaz cübbesi  giyinilecekse Vatikan’da törenle…

Beşeri hukuku aşağılamak için fırsat kollanıyorsa cami önlerinde, dergâhlarda, tekkelerde…

Kemalizm kitlelere zorla dikte edilmiş bir ‘din’ gibi tanıtılıyorsa resmi ağızlardan…

Ve Bayram  ilan edilmesi düşleniyorsa paralardan silindiği gün Atatürk’ün resminin…

Susturulmaya kalkışılıyorsa gerçeği söyleyenler alçakça yöntemlerle,

Azarlanıyorsa vatandaş sorduğu için; “Bu yıl ürünüm ne olacak?” diye…

Cumhuriyet kazanımlarını birer birer yok etmek Ve satmak için; parsellemek  vatanı, hizmet sayılıyorsa eğer…  

Bir Amerikan dergisinde, Milenyum çağının bir numaralı  devlet adamı olarak gösterilmesine rağmen Bir tek hırpalanmamış heykelleri kaldıysa kendi ülkesinde,

Ulu önderin… Şehitler; kafalarını elleri arasına alarak; “ne olacak bu memleketin hali“ deyip düşünüyorsa derin derin, Tereddütsüz; uğruna  defalarca ölüme gidip geldikleri

İSTİKLAL VE CUMHURİYETİN MÜDAFAA MECBURİYETİ DOĞMUŞ demektir...

Bu nedenlerle; İçinde bulunduğumuz “ahval ve şerait” tamamdır.

Sıra gelmiştir. “muhtaç olduğumuz kuvvete” O kuvvet nerededir?

İş başa düştü, nerededir.?  Atatürkçüler.

 

Cemil CAN - 22. Şubat. 2007 - ANKARA

 

 

 

Diğer Haberler

TrabzonSporKlübü

Nasa

Kentim_İstanbul

Doga_İcin_Sanat

ABD_USA

Department_State

TelerehberCom

Google_Blog

Kemencemin_Sesi

Kafkas_Music

Horon_Hause

Vakıf_Ay

Dogal Hayatı_Koruma

Seffaflık_Dernegi

Telerehber

Sosyal_Medya

E-Devlet

Türkiye Cumhuriyeti

BACK TO TOP