ÇILGIN PROJE’LER.!

AKP’nin Seçim Beyannamesi nihayet açıklandı. Gözümüz aydın.!

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

ÇILGIN PROJE’LER.!

 AKP’nin Seçim Beyannamesi nihayet açıklandı.  Gözümüz aydın.!

Adı:“Türkiye Hazır Hedef 2023” . Biz şimdi hangi yıldayız biliyor musunuz.? Milattan Sonra 2011. Çık onu 2023’den. Geriye 12 kalır.

AKP bu defa da iktidara gelebilirse, bize 12 yıl sonrasının Türkiye’sini ne hale getireceğini anlatıyor. Çılgın beyannamesi ile. Bu haber üzerine bizim ailenin üyeleri, birbirlerine sarılarak bu önemli günü kutladı.  Aman ne isabetli oldu bir bilseniz bu beyanname. Gözlerimiz yollarda kalmıştı. Demek  ki hedef: 2023… O zamana kadar  dişimizi sıkabiliriz elbette!..  Canınız sağ olsun. 3023 de diyebilirdiniz. Buna da şükür.!..

Türkiye’de milletvekili seçimleri 4 yıl için yapılıyor. 12 yıl tam olarak 3 dönem eder. AKP bundan böyle, bir daha seçim yapılmayacağını mı anlatmak istiyor, yoksa seçim yapılsa da bundan böyle iktidarın bir daha değişmeyeceğini mi? Her iki sorunun yanıtı da yüzergezer ve kararsız seçmenleri avlamaya dönük mesajlar içeriyor. Zaten kendine güveni olmayan, eğitimsiz bırakılmış bu cahil kesimler, şimdiden yerlerini kömür sırasına girerek, belli etmeye başladılar.Hamdolsun, halkımız kıymet bilir!..

Bilinçli olarak başlatılan bu şartlandırmayı boşa çıkarmak muhalefetin görevi… Biz bulduğumuz sıraya gireriz. Makarna ise makarna, bulgur ise bulgur… Gerisine karışmayız!..

Bu akşam biz ailece, AKP Seçim Beyannamesi kitapçığını açıp okuduk. Bir bilseniz neler neler vaat ediliyor bize. “İleri demokrasi” bunlardan biri.  Gerçi bunu biliyoruz, uygulamalı olarak “ileri demokrasi” yi bu dönem yaşadık. Üzerinde konuşmaya değmez.  Diğeri ”Büyük Ekonomi”.  Bunu ise, yaşıyoruz her gün. Her çocuk 70 bin lira borçla doğarak hayata merhaba diyor. 3 çocuk ne eder? 210 bin lira. İyi bir daire parası kadar. Yerine göre TOKİ’den üç daire de edebilir. 2000’li yıllarda Türkiye’de dünyaya gelmenin bedeli bu kadar ancak.  Dünyadaki 16. büyük ekonomiyiz. Ne güzel değil mi ama? AKP’nin vaatler arasında “yaşanabilir çevre ve marka şehirler”  de var. Bu kadarına da pes derim vallahi. “Yaşanabilir çevre” ha! Orman ve hazine arazilerini yandaşlara peşkeş çektikten sonra, nükleer santrale kazmayı vurmakla övünen bir başbakan hala başımızda. Kaz dağlarının başına getirdiği o büyük felaketten sonra, hala yaşanabilir bir çevre vaat ediyor halka. Kalsın ben şahsen istemem. Başbakan ağır şaka yapıyor. Marka şehirden kastedilen herhalde Sultanbeyli gibi bir yer olsa gerekir… Onu da istemem... Bir tek vaatlerin arasından “lider ülke” kalıyor geriye.  O da ne kadar karın doyurur, onu bilemem… Lübnan’da yapılan mitinge para ile getirilen halk ve Mavi Marmara gemisine yapılan baskından sonra, efelenen Başbakan’a bölgenin lideri diyorsanız, itirazım olmaz… Ülkemiz de doğal olarak “lider ülke” sayılır!..

 

AKP’nin önümüzdeki dönemde, bir numaralı projesi “yeni anayasa” yapmakmış. Duydunuz mu ey millet? 12 Eylül’de yaptıkları değişikliğin faturasını hala ödüyoruz. Demek ki, yetmemiş!.. Biraz daha değişiklik yapmak gerekiyormuş bizim için. Yargıyı bağımsız ve tarafsız olmaktan çıkarttılar; daha ne yapmalarını istiyorsunuz? Oy verin olsun.  HSYK’yı hükümete bağladılar. Başınız göğe mi erdi onu bilmem. Ne kadar hükümete muhalif adam varsa hepsini içeri tıktılar. Arada bir hukuka uygun karar vererek, sanıkları tahliye eden hâkimleri de yerlerinden sürdüler. Yalaka kalemşorların şişi insin diye, Haberal gibi bir bilim adamını yoğun bakımdan çıkartıp, Silivri’ye koydular… Teğmenlerin telefonlarına “sehven” örgüt üyelerinin telefonları yükleyerek “bu telefonlar rehberinde ne arıyor” diye sordular! Yazılmamış kitapları topladılar! Bu kitabı okuyanları örgüte yardım etmekle suçlayacaklarını açıkladılar. Yargıyı bağımsız olmaktan çıkarttıktan sonra mahkemeler onların isteklerine göre karar vermeye başladılar. Gözünüz aydın olsun, istediğiniz bunlardı ve hepsi bir bir oldu!..

Dilerseniz biraz daha komik olan bir icraatı hatırlatayım. İster misiniz? Eşi ile haftalık telefon görüşmesini yaparken dinlenen, İşçi Partisi Genel Başkanı ve İzmir’den bağımsız milletvekili adayı Doğu Perinçek’in, bu konuşması ile eşine “propaganda yaptığı” sonucuna varıp,  ona ayrıca bir hücre cezası daha verdiniz. Aferin!. Adam bir siyasi partinin başkanı beyler.  Üstelik milletvekili adayıdır. Ayrıca Aydınlık Gazetesi’nin Başyazarıdır. Konuştuğu kadın ise 40 yıllık eşi Şule Hanım. Haftada bir kez yasaların verdiği izin gereğince, onunla konuşan Perinçek’e, eşine “propaganda yaptığı” gerekçesi ile disiplin cezası vermeyi hangi yasa hükmüne dayandırdınız?  Cezanın infaz şekli tek kişilik hücreden, yarım kişilik hücreye girmek olsun bari.  Yoksa hücre cezasından sonra, sırada falakaya yatırmak da mı var aklınızda? Size helal olsun derim vallahi! Başka ne diyeyim?  Lakin bu ”İleri Demokrasi” yi bize getirmekte biraz geç kalmadınız mı?   Takım halinde gidip kıldığınız Cuma namazlarından önce,  imamdan Hazreti Ömer’in adaleti hakkında mutlaka vaaz da dinlediniz. İmamın öğütleri,  ne de güzel aklınızda kalmış! Öteki dünyada Hazreti Ömer’in yanına bir şekilde düşerseniz,  o da övünecek sizinle… Şarap, huri gönlünüz ne çekerse sizin… Hepsini fazlasıyla hak ettiniz!..

 

“Propaganda” ne demek beyler? Propaganda düşünceyi açıklamak değil miydi? Hani düşünce suçu yoktu “ileri demokrasi” nizde?  Hani düşünceyi açıklamak her zaman mümkündü?..

Demek,  bir daha iktidar olduğunuzda “çetesiz”, “mafyasız” ve “cuntasız” bir Türkiye mücadelenizi bıraktığınız yerden sürdüreceksiniz!... Yemin ederim o da size yakışır mı yakışır!..  Merak etmeyin bizde bu kafalar oldukça yine iktidar sizsiniz!.. Bıraktığınız yerden “ileri demokrasi” mücadelenize devam edebilirsiniz!..

Bütün bu saydığım işleri 9 yıllık iktidarınız boyunca yaptınız.  Yandaş yargınız, çok ileri gittiğinde “bunlar yargının işleri, yargı ise bağımsızdır” diyerek, sorumluluğu yine yargının üzerine attınız. Yaptığınız Anayasa değişikliklerinin üzerinden daha 1 yıl bile geçmeden,  yeni bir Anayasa yaparak, kalan son haklarımızı da geri alacaksınız!  Ananızın ak sütü gibi helal olsun! Her gün ayaklar altına aldığınız bu haklarımızdan biz zaten feragat etmek üzereydik!.. Onları gasp etseniz de fark etmez artık. Kalan son haklarımızı da alıp, yeni Anayasanızla birlikte başınıza çalın…

Demek ki,  bu sefer “Hiçbir çekinceye fırsat vermeden Kürt sorununu çözmeyi” sürdüreceksiniz. Bu sözleriniz, bize Habur’u hatırlattı işte. Ne kadar geçti Habur’un üzerinden? Çok mu geç kaldınız? İşleri daha da ileri götüreceğiniz o günlerden belliydi. Eksik olan halk desteğini de bu seçimde tamamlarsınız.  Sahi “çekinceden” kastınız nedir?  Onu da şimdiden söyleyin bari.  Size kimse karşı gelemez korkmayın. “Millet iradesi” ne karşı geleni,  doğru Silivri’ye postalarsınız. “Çekinceler” den kastınız;  “Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı” na konulmuş olanlar ise, bu defa hiç korkmayın. O konuda bile yalnız değilsiniz. Bölünmeye yol açacağı ileri sürülen bu gelişmeye karşı, bizimkiler nasıl bir tedbir düşünmüş, onu da çok merak ediyorum. Yakında öğreneceğimizi umarım!..

“Her işsize bir danışman” vererek işsizliği çözeceksiniz. Ne güzel! Diyelim ki, işsizlerin yarısı “İş ve Meslek Danışmanı” olarak istihdam edilecek. Diğer yarısını onlar oyalar. Bu durumda, işsizliği yarı yarıya indirdiğinize yemin edebilirsiniz. Yemininiz asla üstünüze kırılmaz! Öyle şeylerden de çok korkarsınız zaten!? Allah korkusu yüreğinize sinmiş! İşsizlerin yarısını “danışman” olarak görev verince, istihdamı artırmış mı oluyorsunuz?  Bu istihdam şeklini, ben biraz güvenlik şirketlerine benzetiyorum. Toplumun yarısı için güvenlik sorunu oluşturup, diğer yarısını güvenliği sağlamakla görevlendirme, işsizlik sorununu çözmek değildir. Güvenlik şirketi ne üretir? Ekonomimize katkısı nedir? İç ve dış güvenliği sağlamak devletin görevi değil miydi? Peki, özelleştirmek niye?  “İş ve Meslek Danışmanı” denen mesleğin, güvenlik görevlisinden farkı nedir? Bu danışmanlarınız ne üretecek beyler? Ülke ekonomilerine katkıları ne olacak? İşsizlere vereceğiniz danışmanların yandaş olmayacağı ne malum?  “O kadarı da olsun” dediğinizi duyar gibiyim. Olsun tabi, dostlarımıza karpuz kabuğu yakışır elbette. Seçimlerde az çalışmadı gariplerim! Merak ettim. Acaba onlar da KPSS veya YGS gibi sınavlara girerek mi danışmanlık görevlerine alınacaklar? Bu defa sınavlardaki şifreler nerelerden temin edilecek? Eski dershaneler hala güvenilir mi?  Danışman olarak çalışacak olanların, partiye üye olmaları şart koşulacak mı?  Bence öyle olsa daha iyi,  O kadarı da sizin hakkınızdır! Hiç değilse AKP’ye oy verenlerin, kısmi de olsa geçim sorunlarına bir  çözüm üretilmiş olsun!.. Bu vaadiniz kesinlikle oya dönebilir! Burası Türkiye’dir!..

  

“Boğaz’a üçüncü köprü”  de sizin bu seferki vaadiniz değil mi?  Zaten Edirne’den Kars’a kadar herkesin beklediği icraat buydu. İyi ki bunu akıl ettiniz. Üçüncü ve hatta dördüncü köprüyü de vaat edin. Bu sefer köprüleri yapmadan önce özelleştirirseniz çok iyi olur. Bu arada önceki özelleştirmelerinizden pay alamayan yandaşlarınızın da işi görülmüş olur. Onları da ihmal etmemek gerekir. Deli Dumrul’un köprülerinden bu memlekete daha çok lazım.  Ancak o zaman düzlüğe çıkabiliriz. Geçenden bir akçe,  geçmeyenden iki alınır.  Ne güzel iş işte. Ekonomiye mütevazı bir katkı buradan gelir.  Ülkenin kalkınmasına ne gibi bir yararı olur bu köprülerin?  Her halde o kadarını vatandaşımız takdir eder. Bize ne, bizim görevimiz bir karşıya geçmek bir beriye…  Onu hakkıyla yapabiliriz… Gerisini köprü düşünsün!..

Otoyollar için ülkemizin dışa bağımlılığının simgesi deniliyor. Bu komünist laflarına itibar etmeyelim.  Hatta bu Marksistler  “Ülkeyi daha bağımlı hale getirmek için,  daha çok otoyol yapıyorlar” diyebilirler…  Onlara vereceğiniz yanıt: “Sizin iktidarınızı da biliriz. Bu memlekete çaktığınız bir çivi mi var ?” şeklinde olsun… Metro ve demiryolu ile ilgili 9 yılda ne yaptınız? O yaptıklarınız 2023’e kadar yapacaklarınızın teminatı olarak gözümüzün önünde olacak zaten. Pardon ama metro veya demiryolu yapmanıza kim engel olmuştu da yapamadınız? Onu da bu arada anlatır mısınız lütfen! Bu konudaki şikâyetinizi neden halka bildirmediniz? Aşk olsun!.. Halk olarak çok gücendik!..

“Yeni evlenenlere taksitle konut”  vereceğiz dediniz.  Yoksa yanlış mı duydum?  Muhtemelen çiftlere “en az üç çocuk da yapın”   diyeceksiniz.  Şimdi bu verdiğiniz evin taksiti, elektriği, suyu, doğalgaz, telefon vs. giderine, bir de mutfak masraflarını ekleyin. Sitenin yönetim gideri de var ha!. Bakın, yönetici kapıda bekliyor.  Üç çocuğun okul ve giyim masraflarından ne haber?  Ev hanımını boş verin. Onu sadece başörtüsü ile idare ettirebiliriz. Hesaplı kadındır.  Kadınları o noktaya kadar getirdik şükürler olsun. Şimdi de “İş ve Meslek Danışmanı”mız  bu ihtiyaçlarımızı karşılayacak işimizi  göstersin!..

Vaatlerinizin arasında bize tek lazımlı şey iştir o da görünmüyor.  Taksitle sattığınız konutunuzu alacak olan kişilerin, önce bir geliri olması gerekmiyor mu? Realite öyle değil mi? Onu nerden elde edeceğimizi gösteremedi verdiğiniz danışmanınız. “Ben ücretimi bilirim” dedi. Yoksa bu vaadinizi sadece partiye kayıtlı “İş ve Meslek Danışmanları” nız için mi yaptınız? Bu dönemde 3 çocuk yapmak da onlara yakışır zaten. Allah analı babalı büyütsün bebeklerini!…

Anlaşılıyor ki, AKP bu “Çılgın Proje” si ile bize yine zulüm vaat ediyor… Hem de bizim kendimize reva gördüğümüz kadarını… Sandık yakında önümüze gelir… Ne kadar ekmek o kadar köfte!..

Ben de sizin gibi yeminliyim önceden,  başka yere veremem ki. Oyum yine AKP’ye.!

Av. Cemil Can

 

http://www.medyagunebakis.com/ -http://www.tdfajans.com/

TDFAJANSToplum Dinamikleri Fikir Ajansı

Sosyal, Kültürel, Ticari, Eğitim ve Sanatsal Alanlarda;

Düşünce Üretimi. Paylaşımı. Toplum Yararına kullanımı.!

Bilgi Sahibi Olunmadan Fikir Sahibi Olunamaz.! Olunsa olunsa;

Ancak Başkalarının Fikirlerini Tekrarlayan Papağan Olunur.

  

* * * * * * * * * *

TEK YOL DEVRİM.!

YA İSTİKLAL YA ÖLÜM.!

Yaşasın Halkların Kardeşliği.!

KURTULUŞA KADAR SAVAŞ.!

ÜLKÜMÜZ TAM BAĞIMSIZ VE

GERÇEKTEN DEMOKRATİK TÜRKİYE.!

 

 

Diğer Haberler

TrabzonSporKlübü

Nasa

Kentim_İstanbul

Doga_İcin_Sanat

ABD_USA

Department_State

TelerehberCom

Google_Blog

Kemencemin_Sesi

Kafkas_Music

Horon_Hause

Vakıf_Ay

Dogal Hayatı_Koruma

Seffaflık_Dernegi

Telerehber

Sosyal_Medya

E-Devlet

Türkiye Cumhuriyeti

BACK TO TOP