SÖZ MİLLETİN Mİ.? MİLLETE SORAN VAR MI.?

Çamlıca Tepesine Bir Cami Yapılıp Yapılamayacağına Halk Karar Versin. Kampanyasında Sonuç...

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

SÖZ MİLLETİN Mİ.? MİLLETE SORAN VAR MI.?

Çamlıca Tepesine Bir Cami Yapılıp Yapılamayacağına Halk Karar Versin. Kampanyasında Sonuç...

A&B - Sibel Asna

http://www.change.org/tr/kampanyalar/%C3%A7aml%C4%B1ca-tepesi-ne-bir-cami-yap%C4%B1l%C4%B1p-yap%C4%B1lmayaca%C4%9F%C4%B1na-halk-karar-versin-camlica?utm_source=share_petition&utm_medium=url_share&utm_campaign=url_share_after_sign

A & B Halkla İlişkiler Şirketi - [Sibel Asna] Tarafından

Başlatılan [ Çamlıca Tepesine Bir Cami Yapılıp Yapılamayacağına Halk Karar Versin.! ] Kampanyası Devam ediyor. Bugüne Kadar 3152 katılımcıya ulaşan kampanyaya katılmak isteyenlere duyurulur..!

KAMPANYA HAKKINDA

Mimar Sinan, “Herkesin içinde doğru olana eğri bakan bir göz vardır” demiş yıllar önce. Usta bize, “mimari değerler ve doğru bakma”nın ne demek olduğunu gösteren sayısız şaheser inşa etti. Şimdi ise, Başbakan Erdoğan, büyük ustanın eserlerini cüssesiyle gölgede bırakacak bir camiyi, mimari beceri ve tecrübesini bilmediğimiz kişilere inşa ettirmek istiyor. 
Hem de nereye.? İstanbul’un yeşil gözbebeği Çamlıca tepesine.!


Peki gerekçesi neymiş.? 
İstanbul’un her yerinden görülecek, 30.000 kişiyi barındıracak, kubbesi dünyayı saracak, minareleri göğe değecekmiş.!  
Böyle bir ucubenin düşüncesi bile beni dehşete düşürüyor.

Beni dehşete düşüren şey, bir cami yapılması değil, neredeyse 20 milyon kişinin her gün göreceği o yapının göz estetiğinde açacağı ve Çamlıca doğasına vereceği onulmaz zarar.
Peki, bu caminin yapılmasına kim karar verdi.? 
“İstanbul’un her yerinden görülecek cami nasıl olsun” diye sana soruldu mu.? 
Bana sorulmadı.!
Kocatepe ve Şakirin camilerini yapan Mimar Hüsrev Tayla; CNN Türk’te yayınlanan değerlendirmesine şöyle devam ediyor: 
“En çok öfkelendiğim nokta şu: Başbakan tek başına ‘Maraş’ta böyle bir cami gördüm bu aynen yapılsın’” Diyor.

“Peki bizim söz hakkımız nerede.?

 75 milyonun söz hakkı nerede.? 

Özellikle, cami gibi toplumun hassas olduğu bir konuda Sayın Başbakan’dan beklentimiz, en çok sayıdaki insanın tasvibini, olurunu, olmazını, eleştirilerini alması”dır.
Ben de, toplumun tüm kesimlerini ve gelecek nesilleri etkileyecek kararların vatandaşlara sorularak alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu yüzden, bu sürecin iptal edilerek, aceleye getirilmeden, önce halka sorulması, halk istiyorsa görüşleri ile beraber yeni bir proje yarışması düzenlenmesini talep ediyorum.
Yıllardır, halkla ilişkiler sektöründe çalışarak edindiğim tecrübelere dayanarak sürecin ilk adımının halka proje bilgilendirmesi yapılması ve bütün kanallardan duyurulması olduğunu düşünüyorum.

Projenin halk tarafından istenip istenmediği ortaya çıktıktan sonra, eğer isteniyorsa halkın görüşleri doğrultusunda  tercihan uluslararası bir  yarışma açılmalı, seçilen projeler bu görüşler ışığında konusunda uzman, herkes tarafından kabul gören  jüri tarafından değerlendirilmeli ve finalistler arasından proje tekrar halk oylamasıyla belirlenmeli.

Bu veya benzeri şekillerde yürütülecek süreçler  için ancak demokrasiye uygun, geniş katılımlı diyebiliriz...


İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bu demokratik süreci işleterek dünya çapında  mimarları jüriye davet ederek proje sürecini yeniden başlatmalarını talep ediyorum.

Sibel Asnawww.change.org, 

 

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul - Ocak.2012

http://www.medyagunebakis.com/  okkesb61@gmail.com,

TDFAJANSToplum Dinamikleri Fikir Ajansı

Sosyal, Kültürel, Ticari, Eğitim ve Sanatsal Alanlarda;

Düşünce Üretimi. Paylaşımı. Toplum Yararına kullanımı.!

Bilgi Sahibi Olmadan Fikir Sahibi Olunamaz.! Olunsa olunsa;

Ancak Başkalarının Fikirlerini Tekrarlayan Papağan Olunur.

 

Çamlıca Tepesine Bir Cami Yapılıp Yapılamayacağına Halk Karar Versin. Kampanyasında Sonuç...

3152 Kişi Yapılmasın Diyor.!

Mimar Sinan, “Herkesin içinde doğru olana eğri bakan bir göz vardır” demiş yıllar önce.

Usta bize, “mimari değerler ve doğru bakma”nın ne demek olduğunu gösteren sayısız şaheser inşa etti.

Şimdi ise, Başbakan Erdoğan, büyük ustanın eserlerini cüssesiyle gölgede bırakacak bir camiyi, mimari beceri ve tecrübesini bilmediğimiz kişilere inşa ettirmek istiyor. 

Hem de nereye.?  İstanbul’un yeşil gözbebeği olan Çamlıca tepesine… Peki, gerekçesi neymiş.? 

İstanbul’un her yerinden görülecek, 30.000 kişiyi barındıracak, kubbesi dünyayı saracak, minareleri göğe değecekmiş.!  

Böyle bir ucubenin düşüncesi bile beni dehşete düşürüyor.

Beni dehşete düşüren şey, bir cami yapılması değil, neredeyse 20 milyon kişinin her gün göreceği o yapının göz estetiğinde açacağı ve Çamlıca doğasına vereceği onulmaz zarar.

Peki, bu caminin yapılmasına kim karar verdi? 

“İstanbul’un her yerinden görülecek cami nasıl olsun” diye sana soruldu mu.? Bana sorulmadı.!

Kocatepe ve Şakirin camilerini yapan mimar Hüsrev Tayla; “En çok öfkelendiğim nokta şu: Başbakan tek başına ‘Maraş’ta böyle bir cami gördüm bu aynen yapılsın’ diyor." Tayla, CNN Türk’te yayınlanan değerlendirmesine şöyle devam ediyor: “Peki bizim söz hakkımız nerede.? 75 milyonun söz hakkı nerede.? Özellikle, cami gibi toplumun hassas olduğu bir konuda Sayın Başbakan’dan beklentimiz, en çok sayıdaki insanın tasvibini, olurunu, olmazını, eleştirilerini alması.”

Ben de, toplumun tüm kesimlerini ve gelecek nesilleri etkileyecek kararların vatandaşlara sorularak alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu yüzden, bu sürecin iptal edilerek, aceleye getirilmeden, önce halka sorulması, halk istiyorsa görüşleri ile beraber yeni bir proje yarışması düzenlenmesini talep ediyorum.

Yıllardır, halkla ilişkiler sektöründe çalışarak edindiğim tecrübelere dayanarak sürecin ilk adımının halka proje bilgilendirmesi yapılması ve bütün kanallardan duyurulması olduğunu düşünüyorum.

Projenin halk tarafından istenip istenmediği ortaya çıktıktan sonra, eğer isteniyorsa halkın görüşleri doğrultusunda  tercihan uluslararası bir  yarışma açılmalı, seçilen projeler bu görüşler ışığında konusunda uzman, herkes tarafından kabul gören  jüri tarafından değerlendirilmeli ve finalistler arasından proje tekrar halk oylamasıyla belirlenmeli. Bu veya benzeri şekillerde yürütülecek süreçler  için ancak demokrasiye uygun, geniş katılımlı diyebiliriz...

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bu demokratik süreci işleterek dünya çapında  mimarları jüriye davet ederek proje sürecini yeniden başlatmalarını talep ediyorum.

Sibel Asna

 

Kime: 

Kadir Topbaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı 
Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan, Türkiye Cumhuriyeti 
Mehmet Ali Kahraman, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürü 
Haluk Bilgin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdür Yardımcısı 

Mimar Sinan, “Herkesin içinde doğru olana eğri bakan bir göz vardır” demiş yıllar önce.

Usta bize, “mimari değerler ve doğru bakma” nın ne demek olduğunu gösteren sayısız şaheser inşa etti.

 

Şimdi ise, Başbakan Erdoğan; Büyük ustanın eserlerini cüssesiyle gölgede bırakacak bir camiyi, mimari beceri ve tecrübesini bilmediğimiz kişilere inşa ettirmek istiyor. 
İstanbul’un yeşil gözbebeği Çamlıca tepesine, İstanbul’un her yerinden görülecek, 30.000 kişiyi barındıracak, kubbesi dünyayı saracak, minareleri göğe değecek bir cami yapılacakmış.  
Böyle bir ucubenin düşüncesi bile beni dehşete düşürüyor.
Beni dehşete düşüren şey, bir cami yapılması değil, mimari tecrübesi ve becerisini bilmediğimiz kişilerin yapacağı ve neredeyse 20 milyon kişinin her gün göreceği o yapının göz estetiğinde açacağı ve Çamlıca doğasına vereceği onulmaz zarar.
Peki, bu caminin yapılmasına kim karar verdi.? 
“İstanbul’un her yerinden görülecek cami nasıl olsun” diye bana sorulmadı.!
Kocatepe ve Şakirin camilerini yapan mimar Hüsrev Tayla “En çok öfkelendiğim nokta şu: Başbakan tek başına
‘Maraş’ta böyle bir cami gördüm bu aynen yapılsın’ diyor." Tayla, CNN Türk’te yayınlanan değerlendirmesine şöyle devam ediyor: “Peki bizim söz hakkımız nerede.? 75 milyonun söz hakkı nerede.?

Özellikle, cami gibi toplumun hassas olduğu bir konuda Sayın Başbakan’dan beklentimiz, en çok sayıdaki insanın tasvibini, olurunu, olmazını, eleştirilerini alması.”
Ben de, toplumun tüm kesimlerini ve gelecek nesilleri etkileyecek kararların vatandaşlara sorularak alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu yüzden, bu sürecin iptal edilerek, aceleye getirilmeden, önce halka sorulması, halk istiyorsa görüşleri ile beraber yeni bir proje yarışması düzenlenmesini talep ediyorum.
Sürecin ilk adımının halka proje bilgilendirmesi yapılması ve bütün kanallardan duyurulması olduğunu düşünüyorum. Projenin halk tarafından istenip istenmediği ortaya çıktıktan sonra, eğer isteniyorsa halkın görüşleri doğrultusunda tercihan uluslararası bir  yarışma açılmalı, seçilen projeler bu görüşler ışığında konusunda uzman, herkes tarafından kabul gören  jüri tarafından değerlendirilmeli ve finalistler arasından proje tekrar halk oylamasıyla belirlenmeli. Bu veya benzeri şekillerde yürütülecek süreçler  için ancak demokrasiye uygun, geniş katılımlı diyebiliriz...

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bu demokratik süreci işleterek dünya çapında  mimarları jüriye davet ederek proje sürecini yeniden başlatmalarını talep ediyorum.

Saygılarımla, [Adınız]

 

 

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul - Ocak.2012

http://www.medyagunebakis.com/  okkesb61@gmail.com,

TDFAJANSToplum Dinamikleri Fikir Ajansı

Sosyal, Kültürel, Ticari, Eğitim ve Sanatsal Alanlarda;

Düşünce Üretimi. Paylaşımı. Toplum Yararına kullanımı.!

Bilgi Sahibi Olmadan Fikir Sahibi Olunamaz.! Olunsa olunsa;

Ancak Başkalarının Fikirlerini Tekrarlayan Papağan Olunur.

Diğer Haberler

TrabzonSporKlübü

Nasa

Kentim_İstanbul

Doga_İcin_Sanat

ABD_USA

Department_State

TelerehberCom

Google_Blog

Kemencemin_Sesi

Kafkas_Music

Horon_Hause

Vakıf_Ay

Dogal Hayatı_Koruma

Seffaflık_Dernegi

Telerehber

Sosyal_Medya

E-Devlet

Türkiye Cumhuriyeti

BACK TO TOP