SEDEFKÂRLAR KARMA SERGİSİ

Yaşar Kanat Sedef Eserleriyle Karma Sergide

Paylas:

SEDEFKÂRLAR KARMA SERGİSİ

SEDEFKÂRLAR KARMA SERGİSİ
Yaşar Kanat Sedef Eserleriyle Karma Sergide
Sedef İstanbul ve Enis Türk Grubu Karma Sergisi

Açılış: 14 Mart 2018 Çarşamba Saat: 18.30
Sergi Süresi: 14 Mart - 6 Nisan 2018
Yer: Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi
Küratör: Mehmet Lütfi ŞEN

Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezinin Mart ayı sergisi "Sedefkar" 14 Mart Çarşamba Saat: 19.00'da açıldı.

Sergi kapsamında Sedef İstanbul ve Enis Türk Grubundan 21 sanatçının emek verdiği tilavet rahlesinden Kur'an-ı Kerim muhafazasına, sedefli hat levhadan özel kutulara, takıdan takunyaya bir çok eser sanatseverlerin beğenisine sunuldu.

6 Nisan'a kadar görülebilecek serginin Küratörlüğünü Mehmet Lütfi ŞEN yapıyor.

YAŞAR KANAT ESERLERİYLE KARMA SERGİDE

Bu sedef üzerine geniş kapsamlı hazırlanan sergide tasarım

veya uygulamalarıyla katılan "SEDEFKÂR" lar;
Abdullah MUTLU, Ali Teoman KURU, Arzu DİNÇKAN, Ayfer ÇELİK, Bahattin BÖLÜM, Birkan KINCI, Cavit BULTAN, Enis TÜRK, Hasibe ÇELİK, İbrahim AKGEMCİ, İlyas TANINMIŞ, M. Aysan FENDAL, Mehmet Abidin ESİN, Mehmet ATİK, Mehmet KELLECİ, Muammer ADALI, Numan KARAMAN, Selim Sırrı FUNDA, Sevilay AKMAN, Yasemin REKALI ve Yaşar KANAT'ın eserleri yer alıyor.

Sergi açılışında Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayınlanan sergi kataloğu izleyenlere takdim edildi.

GELENEĞE DÂHİL OLMAK
Gelenek potansiyel bir varlıktır. Bir geleneğe sahip olmak önemlidir. Fakat daha önemlisi bir gelenekle muhatap olmak ve onu harekete geçirmektir. Gelenekle muhatap olmanın ilk basamağı onunla aitlik ilişkisi kuracak düzeyde birikim sahibi olmaktır.

Yeniden üretecek, ya da onu restore edecek ustalık ve teknik birikimi edinmek, geleneği fark etmek demektir. Elbette bir geleneğe dâhil olmak daha fazlasını gerektirir.

Gelenek ancak ve ancak var ettiği değerleri algılanarak, bu algıyla hesaplaşılarak ve yaşanılan zamana uygun ona yeni değerler kazandırılarak varılacak bir menzildir.

Bizim sanata ilişkin gelenekle kurabildiğimizi sandığımız ilişki

ne yazık ki olması gereken seviyenin altındadır. Coğrafyamızın kadim zanaat ve sanatlarını bir miktar taklit ettiğimiz zaman kendimizi sanatçı ilan edişimiz konudan ne kadar uzak olduğumuzu göstergesidir.

Görüşlerinize sunduğumuz "Sedefkâr" projesi bir dönem bu topraklarda zirve eserler veren bir gelenek yapısıyla çağdaş dünyada kurulmaya çalışılan bir dilin hikâyesidir aslında.

Sedef İstanbul ve Enis Türk İstanbul Grubu ustalarının bir

kadim gelenekle kurmaya çalıştığı çabayı sizlerle paylaşmak

için bir sergi hazırladık.

21 ustanın medeniyetin sedef alanındaki birikimini tanıyarak, bu birikimin üst tekniğinden taviz vermeden, zamana uygun eserler vererek ve geleceğe bırakılacak bir miras var ettiklerinin sorumluluğuyla yapmaya çalıştığı yüze yakın eser var ortada.

Elbette her marifet iltifata tabidir. Bu uzun soluklu yıllar alan emek umarım işgal altındaki gündemimize ulaşabilir ve yapıcı eleştirilerle bu alanda emek verme cesareti gösteren ustalarımızın daha üst dilde eserler vermesine vesile olur. Ben sizi ilk kez bu kadar geniş kapsamda bir sergiye konu olan "Sedefkâr" projesiyle baş başa bırakırken, uzun zamandır birlikte çalıştığımız dostum Enis Türk ve 20 sedefkâr arkadaşımıza, projenin ev sahibi Zeytinburnu Belediye Başkanı Sayın Murat Aydın'a ve emeği geçen dostlarıma gönülden teşekkür ediyorum.
Mehmet Lütfi ŞEN
Küratör

@#MedyaGünebakış ©#MedyaGünebakış

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Mart.2018 - okkesb61@gmail.com,

http://www.medyagunebakis.com/ - okkesb@turkfreezone.com,

SEDEF İSTANBUL VE ENİS TÜRK GRUBU
Sedef İstanbul ve Enis Türk Grubu 21 ustadan oluşuyor. Grubun sanatsal üslûbu, uygulama teknikleri ve sanat felsefesinin kökeni, 16. yüzyılda zirveye çıkan Osmanlı sedefkârlığıdır. Amaçları, 16. yüzyıldaki zirve dönemi ve 17-18. yüzyıllardaki tekâmül dönemlerinden hareketle, günümüze mahsus ve gelecek çağlara hitap edebilecek eserler üretmektir.

Grup, geçmişten aldığı Türk Sanatları ruhunu, İslâmi hassasiyetle ve ahi geleneğinin kapsamlaştırılmış hâli olan Ehli Hiref yapısındaki sanat ve felsefi bakışla sürdürmek hedefini benimsemiştir. Yapılan eserlerle günümüzün karmaşık dünyasının yoğun koşuşturmacasını bir kenara bırakarak, insanları huzura ve sükûnete davet etmek amaçlanmaktadır.
Ecdat yadigârı olarak günümüze ulaşan sedef çalışmaları, Sedef İstanbul Grubu tarafından aslına
uygun teknik ve tarzda restore edilmektedir. Sedefkârlar geleneksel üslûba bağlı kalarak yeni formlar ve nitelikler kazandırmak ve gelecek nesillere emanet etmenin gayretiyle çalışmalarını İstanbul'da sürdürmektedirler.
SERGİYE ESERLERİYLE KATILAN SEDEFKÂRLAR:
Abdullah MUTLU, Ali Teoman KURU, Arzu DİNÇKAN, Ayfer ÇELİK, Bahattin BÖLÜM, Birkan KINCI, Cavit BULTAN, Enis TÜRK, Hasibe ÇELİK, İbrahim AKGEMCİ, İlyas TANINMIŞ, M. Aysan FENDAL, Mehmet Abidin ESİN, Mehmet ATİK, Mehmet KELLECİ, Muammer ADALI, Numan KARAMAN, Selim Sırrı FUNDA, Sevilay AKMAN, Yasemin REKALI, Yaşar KANAT.

Grubun sanatsal üslûbu, uygulama teknikleri ve sanat felsefesinin kökeni, 16. yüzyılda zirveye çıkan Osmanlı sedefkârlığıdır. Amaçları, 16. yüzyıldaki zirve dönemi ve 17-18. yüzyıllardaki tekâmül dönemlerinden hareketle, günümüze mahsus ve gelecek çağlara hitap edebilecek eserler üretmektedir.

Grup, geçmişten aldığı Türk Sanatları ruhunu, İslâmi hassasiyetle ve ahi geleneğinin kapsamlaştırılmış hâli olan Ehli Hiref yapısındaki sanat ve felsefi bakışla sürdürmek hedefini benimsemiştir. Yapılan eserlerle günümüzün karmaşık dünyasının yoğun koşuşturmacasını bir kenara bırakarak, insanları huzura ve sükûnete davet etmek amaçlanmaktadır.