BOĞAZ’A KUMA
OLMAZ
Kanal
İstanbul’dan Savaş Gemilerini Geçirecek Olan ABD Karadeniz’e Kıyısı Olan Ve
Aynı Zamanda NATO Üyesi Romanya Ve Bulgaristan Limanlarına Gidip Yerleşecek.
Böyle bir
olasılıktan yola çıkan ABD daha sonra Rusya ile kavgalı Ukrayna ve Gürcistan
limanlarında da demir atar.
Çürük bir dişin kanal tedavisinde matkap sesi çok
berbattır.
Yandaş medyanın hiçbir kanalını en az yedi yıldır
izlemiyorum. Kanal sözcüğü kanalizasyonu çağrıştırıyor.
İnsan yapımı Süveyş Kanalı’nı geçtim ama İstanbul Boğazı
bambaşka bir olay. Boğaz tektir ve ihaneti kaldıramaz.
BOĞAZ’A KUMA YAKIŞMAZ.
Boğaz yani Bosphorus’ın mitolojideki hikâyesini
mutlaka okuyun. Kanal İstanbul’a karşı olanların onlarca haklı gerekçesi var ve
olmalı. Kanal’dan yana olanların ise söylemlerinde önemli hiçbir gerekçe yok.
‘İstanbul’a ihanet ettik’ diyen Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın Kanal İstanbul’u savunması ise ayrı bir hikâye.
Karşı çıkanların onlarca nedeni var ama benim ilgimi
en çok şu Montrö hikâyesi çekiyor. Yani Amerikan savaş gemilerinin Karadeniz’e
gidip yerleşme çabası.
Bunun için de gemiler ‘ön koşullu’ Boğaz’dan değil de
‘koşulsuz’ Kanal İstanbul’dan geçmeli.
DOĞRUYSA BU İDDİA ÇOK VAHİMDİR
Medyaya yansıyan haber ve yorumlara bakılırsa
Amerikalılar 2006’dan bu yana bu işin peşinde.
Kanal İstanbul’dan savaş gemilerini geçirecek olan ABD
Karadeniz’e kıyısı olan ve aynı zamanda NATO üyesi Romanya ve Bulgaristan
limanlarına gidip yerleşecek.
Böyle bir olasılıktan yola çıkan ABD daha sonra Rusya
ile kavgalı Ukrayna ve Gürcistan limanlarında da demir atar.
Böyle bir durumda Rusya’nın nasıl bir tepki
göstereceği belli olmaz ama İstanbul ve Çanakkale boğazları için birçok senaryo
yazılabilir.
Örneğin Montrö tartışılırken Erdoğan Amerikan
tehditlerine tepki olarak İncirlik ve Kürecik üslerinin kapatılmasından söz
etti. Erdoğan bunları söylerken üslerin genişletilmesi ve geliştirilmesi için
ABD-Türkiye arasında bir anlaşmanın imzalandığı haberi geldi.
ABD’nin tek başına ya da NATO içinde Türkiye’nin
birçok yerinde onlarca üsleri var.
Ama aynı ABD Fırat’ın doğusunda PYD/YPG’ye yardım
ediyor ve son olarak Güney Kıbrıs’a silah satışına başladı.
Böyle bir ABD’ye Kanal İstanbul kıyağı çekilecekse bu
çok ilginç olur.
Rusya’nın tepkisiz kalacağını düşünenler nasıl
yanıldıklarını göreceklerdir.
Türkiye’nin Rusya ile olan ilişkilerini 2016 öncesine
götürmek isteyenler Ankara’nın bu coğrafyanın her yerinde Moskova ile karşı
karşıya kalınacağını bilmelidir.
Anlaşılan bazı iç ve dış ‘mihraklar’ Erdoğan-Putin
dostluğundan ya da minimumda yakın ilişkisinden memnun değil ve Amerikan
aşkıyla yanıp tutuşuyorlar.
Boğaz ihaneti kaldırmaz ve asla affetmez.
Din adına konuşanlar için işe yarar mı bilinmez ama
Allah isteseydi İstanbul için ikinci bir Boğaz yaratırdı. Biri gidiş diğeri
geliş için.
Biri Rus ikincisi Amerikan gemileri için.
On tane kanal yapılsa bile hiçbiri Boğaz’a
benzemeyecektir.
Bu Boğaz’ın iki yakasında Osmanlı İmparatorluğu ve
Cumhuriyet’in anılarıyla izleri var.
Bu bir kimlik ve tarihtir ve tarihine saygılı olmayan
devletler, toplumlar ve insanlar er ya da geç bedelini ağır öderler.
İstanbul halkı bunun için Ekrem İmamoğlu’nu 800 bin oy
farkıyla seçti.
İstanbullular eski İstanbul’un sadeliğini,
sakinliğini, temizliğini, yeşilliğini ve kaybolan birçok özelliğini özlediği
için İmamoğlu’na oyunu vermiştir.
İstanbullular vasat düşünce kalıplarının İstanbul’a
egemen olmasına ve kenti ele geçirip boğmasına artık tahammül edemiyor.
İstanbul’a gönül vermiş her insanın belleğinde ve
benliğinde mutlaka bir Boğaz hikâyesi vardır. Benim gibi.
Tam 50 yıl önce bu kente geldiğimde İstanbul
Topkapı’da bitiyordu. Sonrası Londra Asfaltı’ydı.
Topkapı’dan çıktınız mı Avrupa’ya yol alırdınız. Boğaz’ın
her iki yakası yemyeşildi.
Emirgan’da Lale Bayramı’ndan sonra arkadaşlarla
birlikte Beşiktaş’a kadar yürür hiç yorulmazdık. Arap kral, emir ve şeyhler
henüz İstanbul’u keşfetmemişti.
Eski Suudi Kral Abdullah Sevda Tepesi’ni henüz satın
almamıştı.
Katarlılar piyasada henüz yoktu. Kanal İstanbul onlar
için yapılıyorsa bu çok ilginç.
Katar’da ABD’nin iki büyük üssü var, Katar Amerika’nın
ve Türkiye müttefiki ama Katar ve ABD farklı gerekçelerle Kanal İstanbul’a ilgi
duyuyor.
İyi de AKP neden bu kadar heyecanlı.?
Biliyorum ve bildiğim için de bir Cerablus’lu olarak
ben bu Kanal’a karşıyım.
Hüsnü Mahalli - Tarih: 27.12.2019, Kaynak: Korkusuz
@#ÖkkeşBölükbaşı ©#MedyaGünebakış
Ökkeş
Bölükbaşı,
İstanbul - Ocak.2020 - okkesb61@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,
|