SEVİYESİ DÜŞÜK BAŞBAKAN

Korutürk, bugün yazılı bir açıklama yaparak şunları söyledi; Korutürk, bugün yazılı bir açıklama yaparak şunları söyledi;

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

SEVİYESİ DÜŞÜK BAŞBAKAN

Korutürk, bugün yazılı bir açıklama yaparak şunları söyledi;

CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM Dışişleri Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Osman Korutürk, Başbakan Davutoğlu’nun kendisine yönelik olarak IŞİD’in elindeki 49 rehineyle ilgili Meclis’teki değerlendirmelerine karşı Hürriyet’te kullandığı ifadelere çok sert yanıt verdi.

Korutürk, bugün yazılı bir açıklama yaparak şunları söyledi;

"Hürriyet gazetesinin dünkü (13 Eylül) internet sitesinde Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, ciddi bir siyasi ahlak çöküntüsünün göstergesi olan ve kendisinin yönetim ehliyetine gölge düşürecek nitelik arz eden talihsiz bir demecine yer verilmiştir.

DAVUTOĞLU SAĞLIKSIZ BİR RUH HALİ İÇİNDE

Başbakan Ahmet Davutoğlu, bu demecinde, üç ayı aşkın bir süredir IŞİD terör örgütünün elinde rehin tutulan Musul Başkonsolosluğumuz personeli ve ailelerinden oluşan 49 kişi ile ilgili olarak muhalefeti ve basını suçlayarak 'Üç aydır bizi her gün açıklama yapmaya zorluyorlar. Hâlâ eski bir diplomat sorumsuzca bunu dile getiriyor ve istiyor ki bunun karşılığında diplomatlarımız zarar görsün.

Bundan memnun mu olunacak.? Muhalefette ve basında duyarsızlık var. Bizim birinci önceliğimiz şu anda o kardeşlerimizin, canlarımızın ailelerine en kısa zamanda kavuşmasıdır. Beklediğimiz tek şey sorumluluk içinde davranılması.

Devlet birimlerimize destek olmalıyız köstek değil. Bunun için insan olmak ve empati yapmak yeterli. Bu zor durum başka ülkelerin de başına geldi. Onlar için dua etmeliyiz.' demektedir.

Başbakan Davutoğlu'nun "bir eski diplomat" ifadesiyle beni kastettiğini ve demecinde TBMM Genel Kurulunda önceki gün yaptığım ve hükümeti rehinelerle ilgili olarak, gerekirse kapalı bir oturumda meclise bilgi vermeye davet ettiğim konuşmaya atıfta bulunduğunu anlıyorum.

Davutoğlu'nun 'Rehinelere zarar gelmesini istediğim' yolundaki çirkin ithamına cevap vermeye dahi gerek duymuyorum. Böyle akıl ve etik dışı bir suçlama ancak bunu yapanın içinde bulunduğu sağlıksız ruh halini gösterir.!

Hükümeti üç aydır bu konuda açıklama yapmaya zorladığımız ise doğru değildir. Biz hükümeti açıklama yapmaya değil, rehinelerin güvenliği, sağlık durumu, kurtarılmaları için yapılan girişimler konusunda TBMM'ye ve ailelere kapalı ortamda bilgi vermeye çağırıyoruz. Bu çağrımızın amacı, birikim ve deneyimimizle hükümetin bu vatandaşlarımızın kurtarılmasına yönelik çabalarına katkıda bulunmaktır. Başbakanın demecinde yer verdiği sorumsuzluk sözü, bu acıklı olay bağlamında basın ve muhalefet için değil, bizzat kendisi için kullanılması gereken bir sıfattır. Zira asıl sorumsuzluk, kendi Dışişleri Bakanlığı döneminde, güvenliklerinden doğrudan sorumlu olduğu 49 yurttaşımızın, basiretsiz kararlar ve yanlış politikalar neticesinde, göz göre göre korkunç bir terör örgütüne adeta teslim edilmeleri sonucu meydana gelen durumla ortaya çıkmış bulunmaktadır.

ACZ İÇİNDELER

Duyarsızlığa gelince, asıl duyarsızlık, bu 49 vatandaşımızın sağlık, güvenlik ve akıbetlerini öğrenmek ve salimen kurtarılmalarına katkıda bulunmaya çalışmak değil, yayın yasağı örtüsünün arkasına saklanarak rehinelerin, aileleri ve yakınlarının içinde bulunduğu büyük kaygı ve çaresizliği anlamamak, onların sorularını baştan savma karşılıklarla savsaklamaktır.

Davutoğlu'nun gözetmesi gereken birinci öncelik yurttaşlarımızın ve devlet toprağı sayılan başkonsolosluğumuzla egemenliğimizi simgeleyen bayrağımızın terör örgütlerinin eline rehin düşürülmemesi olmalıydı. Davutoğlu'nun "Onlar için hepimiz dua etmeliyiz" sözleri de açık bir acz ifadesidir. Bizler dua edebiliriz ama Başbakana düşen, dua etmekten önce Türkiye'de bu konuda genel bir seferberlik başlatarak elindeki tüm devlet imkânlarını ve TBMM'nin birikim ve deneyimini rehinelerin kurtarılmasına yönlendirmektir. Ancak Davutoğlu bu konuda baştan beri basiretsiz davranmış, şimdiye kadar yaptıklarıyla ülkemizi itibarsızlaştırmış, Türkiye'nin gerek bölgesel gerek küresel planda barış ve istikrar için ne kadar değerli olduğunu tüm dünyaya gösterebilecek olduğu şu kritik konjonktürde, geri planda, silik ve güvenilmez bir ülke pozisyonunda kalmasına yol açmış; Türkiye'yi, bundan çok değil daha beş altı yıl önce demokrasi ve hukukun üstünlüğünü simgeleyen bir model ülke konumundan, adı mutlakiyetçi körfez rejimleriyle birlikte anılan sıradan bir bölge ülkesi durumuna düşürmüştür.

Başbakan Davutoğlu'nun bu demeciyle sergilediği tutum üzücü olmakla beraber şaşırtıcı değildir. Yine bir vatan toprağı olan Süleyman Şah türbesini askeri/siyasi bir manivela olarak kullanmayı tasarlayabilen bir yöneticiden böyle bir demeç gelmesi beklenebilmek bir gelişmedir. Bu düzeyde bir polemik, olsa olsa, Davutoğlu'nun başbakanlığıyla ülkemizin siyasi seviyesinde bir yükselme olmadığını, aksine maceracı siyasetin daha da derinleştiğini göstermektedir.

14 Eylül 2014 -Osman KORUTÜRK, CHP İstanbul Milletvekili"

Odatv.com

 

 

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Eylül.2014 - okkesb@gmail.com,

http://www.medyagunebakis.com/ - okkesb@turkfreezone.com,

https://twitter.com/okkesb E.mail: okkesb61@gmail.com,

https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Eylül.2014 - okkesb@gmail.com,

Diğer Haberler

  • ÜSKÜDAR’DA DEĞİŞİM DAHA HIZLI OLACAK
  • Hırsıza hırsız olduğunu unutturursan sana ahlak dersi verir.
  • HASAN H. GÜNER RAKİPLERİNE FARK ATIYOR.!
  • SEÇİMLERİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
  • HANÇER; HANÇERLENDİ.!
  • Saadet Partisi İBB Başkan adayı Birol Aydın
  • SİVİL TOPLUMUN AFET SINAVI
  • İKTİDAR MUTLAKA YOZLAŞTIRIR
  • Vekalet Savaşları
  • CHP & TİP ARASINDA İŞ BİRLİĞİ GÖRÜŞMESİ
  • TrabzonSporKlübü

    Nasa

    Kentim_İstanbul

    Doga_İcin_Sanat

    ABD_USA

    Department_State

    TelerehberCom

    Google_Blog

    Kemencemin_Sesi

    Kafkas_Music

    Horon_Hause

    Vakıf_Ay

    Dogal Hayatı_Koruma

    Seffaflık_Dernegi

    Telerehber

    Sosyal_Medya

    E-Devlet

    Türkiye Cumhuriyeti

    BACK TO TOP