Dev Yol’un ‘Nasuh Abi’si
Son Yolculuğunda
‘Devrimciliği En Yüce İdeal Olarak Görüyorum’
“İnsanlara sömürüsüz, baskısız, özgürlük, bolluk ve mutluluk dolu bir gelecek sağlamak için mücadele etmeyi, insanlığın ulaşabileceği en yüce ideal ve dava olarak görüyorum”
Türkiye devrimci hareketinin önderlerinden Nasuh Mitap hayatını kaybetti. Mitap 12 Eylül mahkemelerinde “Böyle Bir Davanın Saflarında Yer Almaktan Onur Duyuyorum” demişti.
Devrimci Yol hareketinin önder kadrolarından olan Nasuh Mitap, önceki gece, 65 yaşında hayatını kaybetti. Mitap’ın cenazesi yarın İstanbul’dan memleketi Kırlareli’ne uğurlanacak ve aynı gün toprağa verilecek. 1,5 yıldır kanser tedavisi gören Mitap, sağlık durumunun kritik aşamaya gelmesi üzerine bir süredir hastanedeydi.
ÖMRÜNÜ DEVRİME ADADI
Nasuh Mitap 1960’lı yılların sonunda Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne girdi. Bu dönemde devrimci mücadelenin içinde öne çıkan Mitap, Türkiye Devrimci Gençlik Federasyonu (Dev-Genç) içinde yer aldı. Dev-Genç içinde önemli görevler üstlenen Mitap, 1970’lerin başında ise Mahir Çayan, Ulaş Bardakçı ve Hüseyin Cevahir’in önderliğindeki Türkiye Halk Kurtuluş Partisi/Cephesi (THKP-C) hareketine dâhil oldu. 12 Mart 1971 darbesi sonrası yakalandı ve Mamak Cezaevi’nde götürüldü. Mitap’ın içinde yer aldığı Dev-Genç kapatılırken, THKP-C’nin önderleri Çayan, Bardakçı ve Cevahir farklı yer ve zamanlarda katledildi.
1974’te cezaevinden çıkan Nasuh Mitap, Devrimci Gençlik’in yeniden kuruluş sürecinde de en ön safta çalışma yürüttü. Mitap, 1977 yılında ise Oğuzhan Müftüoğlu, Melih Pekdemir, Mehmet Ali Yılmaz, Ali Başpınar, Akın Dirik ve Ali Alfatlı gibi isimlerle Türkiye tarihine damgasını vuracak olan Devrimci Yol hareketinin kurucuları arasında yer aldı.
‘İDAM’LA YARGILANDI
Pek çok bölgede halkın devrimci mücadelesini büyüten, Türkiye’nin en geniş ve kitlesel devrimci hareketi olan Devrimci Yol’un önderlerinden biri olan Nasuh Mitap, 12 Eylül 1980 darbesinin de ‘doğal’ hedeflerinden biriydi. Mitap, cuntanın ardından yakalanarak tutuklandı. Sorgulama sırasında yoğun işkenclere maruz kalan Mitap, bir kez daha Ankara Mamak Askeri Cezaevi’ne götürüldü. Devrimci Yol Ana Davası’nda idam istemiyle yargılanan isimlerden biri olan Mitap, Mamak’ta tek kişilik hücresinde de çok ağır işkencelere maruz kaldı.
‘EVET, BEN DEVRİMCİYİM’
Nasuh Mitap, Devrimci Yol Ana Davası’nda karar öncesi son sözü sorulduğunda tarihi sözlere imza attı. Devrimci mücadelenin içinde yer almaktan onur duyduğunu vurgulayan Mitap, şunları söylemişti: “Savunmalarımda suçlu değil haklı olduğumuzu, devrimciliğimden dolayı yargılanıyor olduğumu anlattım. Evet, ben devrimciyim, halkıma ve bütün insanlara sömürüsüz, baskısız, özgürlük, bolluk ve mutluluk dolu bir gelecek sağlamak için mücadele etmeyi insanlığın ulaşabileceği en yüce ideal ve dava olarak görüyorum. Ve böyle bir davanın saflarında yer almaktan onur duyuyorum. Mahkemenizin vereceği karar ne olursa olsun esas olarak tarih önünde devrimciliğimin gereklerini yerine getirememekten dolayı yargılanacağımı biliyorum. Ve bu yargılamada aklanmayı umut ediyor ve diliyorum, sosyalizme, ülkemin ve halkımın özgür, bağımsız ve aydınlık geleceğine olan inancımı tekrar bildiriyorum. İnsanlığın en yüce değerleri için, bütün dünya işçilerinin ve ezilen halkların kurtuluşu için mücadele eden bütün devrimcilere buradan selam ediyorum.”
Nasuh Mitap, 11 yıl hapishanede kaldı. Cezaevinde olduğu süre boyunca gördüğü işkencenin tahribatıyla geri kalan yaşamı boyunca mücadele eden Mitap, 1 Mayıs 2013’te bir mide ameliyatı geçirdi. Ameliyatın ardından kanser tedavisine başlayan Mitap, 3 Kasım 2014 Pazartesi akşamı hayata gözlerini yumdu.
DEĞERLERİNİ YAŞATACAĞIZ
Özgürlük ve Dayanışma Partisi Nasuh Mitap’ın ardından bir mesaj yayımladı. “Bir devrimci önderi kaybettik, kavgasını ve değerlerini yaşatacağız” başlığıyla yayımlanan mesajda şu ifadelere yer verildi:
“Türkiye devrimci hareketinin önderlerinden, Devrimci Yol hareketinin kurucu liderlerinden Nasuh Mitap’ı kaybettik. Tüm halkımızın başı sağolsun.
12 Eylül faşist cuntasının zindanlarında inançları ve yaratılan güzel değerler için direndi. Kan deryasına döndürülmek istenen karanlığı içinde pek çok güzelliğin yeşertilmesi için fedakârca, kendini hiç sakınmadan mücadele edenlerdendi. Yıldızlı yumruklu kavgasının, sevdasının bayrağını ömrü boyunca onurla, başı dik taşıdı.
Bizlere büyük bir sorumluluk ve yaratılmış onca güzel değer bırakarak yıldızlaşıyor şimdi Nasuh abi. Kavgasını bir an olsun geri durmadan sürdürme sorumluluğu artık tüm devrimcilerindir. Zorbaların, sömürücülerin iktidarına karşı Türkiye’yi Nasuh Mitap’ların yolundan yürüyerek yeniden kuracağız. Ona sözümüzdür, kavga bayrağını hep daha ileri taşıyacağız.
YOL ARKADAŞLARI NASUH MİTAP’I ANLATTI
Oğuzhan Müftüoğlu: Nasuh’la 60’lı yılların sonunda Türkiye’deki devrimci mücadelenin içinde tanıştık. Gerek Dev-Genç hareketinde olsun, gerek THKP-C’de olsun gerekse de Devrimci Yol’da olsun hep birlikte çok uzun bir mücadele arkadaşlığımız oldu. Birlikte büyük başarılara da, acılara da tanıklık ettik. Sevdiğim, uzun yıllar dostluk içerisinde olduğum bir arkadaşımdı. Kaybından dolayı derin acı ve üzüntü duyuyorum. Tüm arkadaşlarına başsağlığı diliyorum.
‘KÜÇÜK İHTİYAR’
Melih Pekdemir: Kırk yıl önce henüz özel olarak siyasi bir adımız yokken, hepimiz Cepheciyken, bizlere, senin kardeşlerine ‘Nasuhçu’ demişlerdi ağabey. Hatırlıyor musun.? Nasuhçuluk vardı ve bizler Nasuhçuyduk. Bizler hâlâ Nasuhçuyuz çünkü devrimciyiz ağabey. Çünkü sen çok devrimcisin, çok militansın, çok öğretmensin, çok arkadaşsın, çok yoldaşsın. 1974 yılında ilk korsan mitinglerimizde bizimleydin, bizimlesin. Kavgamızın, genel anlamda değil yani, hakiki anlamda faşistlerle fiili kavgamızın en önündeydin, en önümüzdesin. Bak yine önümüzden gitmektesin… Sana veda ediyormuş gibi seslenemeyiz ki… Bizimlesin. Bizsin. Kocaman yürekli Küçük İhtiyarımız, büyük harfli Ağabeyimizsin.
Akın Dirik: 45 yıllık yol arkadaşımı, sevgili dostumu kaybetmenin büyük acısını yaşıyorum. 1960’lı ve 70’li yıllarda devrim yapmak, özlediğimiz Türkiye’yi kurmak için yola çıktığımız arkadaşların göçüp gitmelerini görmek acımızı katmerleştiriyor. Ancak devrimci mücadelenin yeni kuşakların da omuzlamasıyla her geçen gün gelişerek sürüyor olması; devrime olan inancımız, güzel günlere mutlaka ulaşacak oluşumuz, bir nebze de olsa acımıza merhem oluyor. Başta Mitap Ailesi, yakınları olmak üzere tüm sevenlerinin, yol arkadaşınızın ve ülkemiz devrimcilerinin başısağolsun.
Ali Alfatlı: Ben Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne 1969’da girmiştim. Nasuh Abi ise 68’de girmişti. Okula girdiğimde diğer tüm devrimci arkadaşlarım gibi onunla tanıştım. 1969’dan itibaren Dev-Genç içinde sonra THKP-C içinde daha sonra da Devrimci Yol’da mücadele ettik. Nasuh Abi hapishanede ve dışarıda direnişin sembolüydü. Sabırlı, duyarlı ve kimseyi incitmeden, kırmadan birlikte mücadele eden bir arkadaşımızdı. Tek cümleyle ifade etmek gerekirse azmin, kararlığın ve direnişin sembolüydü bizim için.
‘BİZİ DEV-GENÇLİ YAPTI’
Bülent Forta: Kendisiyle 1974’lerden başlayan bir abi-kardeş ilişkimiz süregeldi. Türkiye’de 1965’lerden beri gelişen Devrimci hareket içinde çok önemli yeri bir insandı Nasuh Mitap. 12 Mart yenilgisinden sonra Dev-Genç hareketinin ve özellikle Devrim Yol Hareketi’nin şekillenmesinde birinci derecede rol oynayan insanlardan bir tanesiydi. Bizim kuşağın çok büyük bir bölümünü Dev-Genç’li yapan Nasuh Mitap’tır aslında. O’nun hem o mütevazı, proleter ve militan tarzı, hem de direngen özellikleriyle düşünürsek Türkiye Devrimci Hareketi çok değerli bir insanını kaybetti. O tarihin içerisinde eksikliğini en çok hissedeceğimiz arkadaşlarımızdan bir tanesi de Nasuh abiydi. Bizim için büyük bir boşluk yaratarak gitti.
Tayfun Mater: Nasuh’la 40 yılı aşan bir arkadaşlığımız var. 68’de Dev-Genç 78’de Devrimci Yol biz hep birlikteydik. İnancı ve kararlılığı olağanüstüydi her zaman. Hastalığında da çok dirençliydi. Özellikle son bir ayda göstediği dirence inanamadım. Hep sevgi ve özlemle hatırlayacağım değerli yoldaşımı. Çok ama çok üzgünüm.
Sedat Göçmen: Çok iyi bir devrimciyi ve yol arkadaşımı kaybetmenin büyük üzüntüsü içerisindeyim. Bütün devrimcilerin başı sağolsun.
ANMA VE CENAZE PROGRAMI
Nasuh Mitap için ilk tören, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde yapılacak. Aynı zamanda Nasuh Mitap’ın devrimci mücadeleye başladığı okul olan SBF’de gerçekleşecek tören, bugün saat 14.00’te başlayacak.
Törene mücadele arkadaşlarının yanı sıra, Nasuh Mitap’ın mücadelesini sahiplenen Devrimci Gençler de katılacak.
İstanbul: Nasuh Mitap’ın cenazesi 6 Kasım Perşembe saat 9.30 ‘da Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi önünden alınarak Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Meydanı’na getirilecek ve meydanda bir tören yapılacak. Meydanda yapılacak olan törenin ardından cenaze, araç konvoyu eşliğinde memleketi Kırklareli’ne doğru yola çıkacak.
Kırklareli: Mitap’ın cenazesi aynı gün saat 15.00’te Kırklareli’nde yapılacak bir anma töreninin ardından defnedilecek.
TEK YOL DEVRİM.!
YA İSTİKLAL YA ÖLÜM.!
Yaşasın Halkların Kardeşliği.!
KURTULUŞA KADAR SAVAŞ.!
ÜLKÜMÜZ TAM BAĞIMSIZLIK VE
GERÇEKTEN DEMOKRATİK TÜRKİYE.!
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ - okkesb@turkfreezone.com,
https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
TÜRKİYE’de özellikle 70’li yıllarda sol-sosyalist hareketin en önemli mecralarından olan Devrimci Yol’un kurucuları arasında yer alan ve 1,5 yıldır kanser hastalığıyla mücadele eden Nasuh Mitap hayatını kaybetti.
Nasuh Mitap için bugün saat 11.00’de İstanbul Gaziosmanpaşa’da tören düzenlenecek. Mitap’ın cenazesi yarın Kırklareli’nde toprağa verilecek. 1970’lerin başında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde okurken öğrenci hareketine katılan Mitap, Dev-Genç içinde yer aldı. 12 Mart askeri darbesi, devrimci gençlik hareketlerini yok etmeye giriştiğinde Dev-Genç de THKP-C (Mahir Çayan), THKO (Deniz Gezmiş) ve TKP/ML (İbrahim Kaypakkaya) adlarıyla 3 ayrı koldan yürüdü. Nasuh Mitap da 1970’lerin başında Mahir Çayan ve arkadaşlarıyla birlikte THKP-C içinde yer aldı.
1970’li yılların ortalarından itibaren, devrimci gençlik hareketleri yeniden toparlandı.
Mitap’ın kurucuları arasında yer aldığı Devrimci Yol da THKP-C çizgisini takip eden bir siyasal hareket olarak bu yıllarda ortaya çıktı.
Mitap, 12 Eylül 1980’e gelindiğinde ise Devrimci Yol’a yönelik operasyonlar kapsamında yakalanarak tutuklandı ve 11 yıl Ankara Mamak Askeri Cezaevi’nde yattı.
12 Eylül Cuntası’nın ‘tek tip elbise’ uygulamasına karşı düzenlenen açlık grevlerine katıldı. Devrimci gençlerin ‘Nasuh Abi’si Devrimci Yol ana davasının 26 Nisan 1989’daki son duruşmasında, karar açıklanmadan önce yaptığı savunmasında şunları söylemişti: “Mahkemenizin vereceği karar ne olursa olsun esas olarak tarih önünde devrimciliğimin gereklerini yerine getirememekten dolayı yargılanacağımı biliyorum. Ve esasen o yargılamada aklanmayı umut ediyor ve diliyorum. Sosyalizme, ülkemin ve halkımın özgür, bağımsız ve aydınlık geleceğine olan inancımı tekrar bildiriyorum.”
Kızıldere Şehitleri Ölümsüzdür
Onlar Halkın Yüreğinde Yer Edinmişlerdi
Her Şey Özgür Bir Vatan İçin Dediler
Hiç Bir Tereddüt Etmeden Toprağa Düştüler
Anıları Önünde Saygıyla Eğiliyoruz.
Yaşasın Devrim,Yaşasın Sosyalizm..
|
