CUMHURİYETİ Y-CHP’YE YIKTIRACAKLAR

Tek Amaçları Y-CHP'yi İktidar Yapmak. Bunu Başarırlarsa Cumhuriyeti Kuran Partiye Cumhuriyeti Yıktıracaklar

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

CUMHURİYETİ

Y-CHP’YE YIKTIRACAKLAR

Tek Amaçları Y-CHP'yi İktidar Yapmak. Bunu Başarırlarsa Cumhuriyeti Kuran Partiye Cumhuriyeti Yıktıracaklar

 

ERGENEKON Davası kapsamında tutuklanan ve 29 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Emekli Albay Hasan Atilla Uğur, devlet içinde yuvalanan paralel çetenin Y-CHP üzerinden kurguladığı korkunç planı Yeni Asır’a anlattı.

Paralel çetenin hala güçlü olduğunu ve bütün umudunu Y-CHP iktidarına bağladığını belirten Uğur "Tek amaçları Y-CHP'yi iktidar yapmak.

Bunu başarırlarsa Cumhuriyeti kuran partiye Cumhuriyeti yıktıracaklar" diye konuştu.

PARALEL çetenin en güçlü adamlarının Y-CHP'de olduğunu söyleyen Uğur "Artık CHP'de Birgül Ayman Güler ve Süheyl Batum gibi Atatürkçü ve millici insanları barındırmazlar.

CHP'de paralelin adamları ve TR705 kodlu, Apo'nun avukatı Sezgin Tanrıkulu var.

Partinin başında kendisine ben ' Dersimli Kemal'im' diyen Kılıçdaroğlu var. Siz bunu söyleyince zaten Mustafa Kemal'i silmiş oluyorsunuz" dedi

Ergenekon Davası kapsamında tutuklanan ve 29 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Emekli Albay Hasan Atilla Uğur, Yeni Asır'a paralel çeteyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

2002-2004 yılları arasında Jandarma Teknik İstihbarat Daire Başkanı olarak görev yapan Uğur, paralel çetenin devlet içindeki yapılanmasını o tarihlerde ortaya çıkardıklarını ancak hazırladıkları raporun dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök tarafından sümenaltı edildiğini açıkladı. Uğur, paralel çetenin TSK'ya da sızdığını, bazı üst düzey komutanların bu gerçeği bildikleri halde "Bunlar Müslüman adamlar, bir zararları olmaz" diyerek örgüte göz yumduklarını öne sürdü

Ergenekon Davası'nda kendisini sorgulayan Savcı Zekeriya Öz'ün sorgu sırasında "İktidar bize vız gelir, tırıs gider, bu ülkede esas güç biziz" dediğini anlatan Uğur, "Kimse yanılıp da 'paralel örgüt bitti' fikrine kapılmasın. Tahmin edilenden daha güçlü ve organize bir ihanet çetesi ile karşı karşıyayız. Şu anda küçülerek ayakta kalmaya ve sermaye birikimlerini korumaya çalışıyorlar. Tek amaçları Y-CHP'yi iktidar yapmak. Bunu başarırlarsa Cumhuriyeti kuran partiye Cumhuriyeti yıktıracaklar" diye konuştu

Türkiye'de Fethullah Gülen ve paralel örgütüyle ilgili rapor hazırlayan ilk devlet görevlisisiniz? Ne vardı o raporun içeriğinde.?

- Kimsenin bu ihanet çetesini dikkate almadığı yıllarda Jandarma Teknik İstihbarat Daire Başkanlığı olarak iki büyük klasörden oluşan bir rapor hazırladık. Fethullah Gülen liderliğindeki çetenin küresel bir güç olduğunu, adam öldürmek dahil her şeyi yapabilecek imkan ve kabiliyete sahip olduğunu, ülkedeki bir çok şeyi sömürerek inanılmaz gelirler elde ettiklerini tespit ettik. Sanıyorum 2003 yılının sonlarında raporumuzu hazırlayarak ilgili makamlara teslim ettik.

Kimlerdi o raporu teslim ettiğiniz makamlardaki devlet görevlileri.?

- Ben devletin en üst düzeyine özel arza çıkabilen 3 - 4 makamdan birinde görev yapıyordum. Hazırladığımız raporu dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'e elden teslim ettim. Kendilerine sözlü olarak da durumun vahametini anlattım.

Ne tepki gösterdiler.?

- Maalesef somut hiçbir adım atmadılar. Hatta kaale almadılar. Cumhurbaşkanı Sezer, dosyanın dönemin Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kemal Nehruzoğlu'na verilmesini söyledi. Ben de onun talimatı üzerine raporu Nehruzoğlu'na teslim ettim.

Hilmi Özkök, ne yaptı raporu görünce?

-İlk tepkisi son derece enteresandı. "Ne uğraşıyorsunuz bu işlerle. Bunlar Müslüman adamlar" dedi. İlginçtir Hilmi Özkök, biz Ergenekon'dan yargılanırken aleyhimizde tanıklık da yaptı.

Devletin zirvesindeki iki ismin önlerine gelen bu kadar önemli bir raporu görmezden gelmesi tuhaf bir durum değil mi.?

- Bakın istihbaratçı kendisine verilen görevi yapar ve icra makamlarına dosyasını sunar. Biz de öyle yaptık. Maalesef somut hiçbir şey yapılmadığını üzülerek izledik. Kendiliğimizden bir şeyler yapamaz mıydık.?

Elbette ki yapardık. Ama o zaman Uganda Ordusu'ndan bir farkımız kalmazdı. Sonuçta TSK'nın binlerce yıllık hiyerarşik bir düzeni var. Ben ve arkadaşlarım görevimizi çok iyi yaptığımızı biliyoruz. Allah da şahit, vicdanımız da rahat. Dosyaları verdikten sonra bizim işimiz bitmişti. Eğer o zaman bu işin üzerine gidilseydi, bugün Türkiye üzerinde oynanan oyunların yüzde 90'ı engellenebilirdi.

"ÇETE KÜÇÜLEREK AYAKTA KALMAYA ÇALIŞIYOR"

Paralel çeteye yönelik operasyonlardan sonra devlet bu beladan kurtuldu diyebilir miyiz.?

- Kesinlikle hayır. Kimse yapılan operasyonlarla Fethullah Gülen çetesinin bittiğini düşünmesin. Net bilgi veriyorum, Gülen Örgütü asla güç kaybetmedi. Onlara küçülme talimatı geldi. Küçülerek toparlanıyorlar. Faal görünmeyecekler.

Böylece kendilerini daha iyi koruyacak ve sermayelerini kurtaracaklar. Uygun bir zaman ve mekan bulurlarsa yeniden ortaya çıkacaklar. O uygun zaman ve mekânı Y-CHP iktidar olursa bulacaklarını düşünüyorlar.

MUSTAFA KEMAL'İ SİLDİLER

CHP ve Gülen cemaatinin birlikte hareket ettiğini mi söylüyorsunuz?

- Bunu ben söylemiyorum, her şey ortada zaten. Cumhuriyeti kuran partiye Cumhuriyeti yıktırmaya çalışıyorlar. Birgül Ayman Güler, istifa mektubunda 'Bu CHP, Atatürk'ün CHP'si değil' diyor. Yeni CHP'de Birgül Hoca gibi, Süheyl Batum gibi Atatürkçü ve millici insanları barındırmazlar. CHP'de artık TR705 kodlu Sezgin Tanrıkulu var. Sonra parelel çetenin en güçlü adamları da CHP'de. Partinin başında kendisine 'Ben Dersimli Kemal'im' diyen Kılıçdaroğlu var. Siz bu lafı ettikten sonra zaten Mustafa Kemal'i silmiş oluyorsunuz.

"TSK'YA ASTSUBAY OKULLARINDAN SIZDILAR"

Uzun yıllar TSK'da görev yaptınız. Gülen örgütünün TSK'ya da sızdığına ilişkin bir bilgiye sahip misiniz?

- Maalesef bu paralel çete devletin tüm kurumlarına taarruz etti. TSK'ya sızma girişimlerinin miladı 1985-86 yıllarıdır. Ama şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim ki, en az nüfuz ettikleri devlet kurumu TSK'dır. O dönemlerde bazı örgüt unsurları tespit edilip ayıklandı. Ancak bu çetenin kendine has yöntemlerle gizlenmek gibi özelliği var. Ne zaman kendilerini tehlikede görseler tıpkı bugünkü gibi küçülüp, gizlenirler. En uygun zamanı kollayıp yeniden taarruza geçerler. O nedenle TSK içinde özellikle astsubay okullarına ciddi sayıda paralel örgüt elemanı sızdı.

TSK bunu engelleyemez miydi.?

- Karşınızda ancak bir çetede görülebilecek yöntemlerle organize işler yapan bir grup var. Bizim aymazlığımız "Bunlar Müslüman adamlar" diye düşünmemiz oldu. Daha ortaokul çağındaki çocuklar üzerinden TSK'ya sızdılar. Onları güvenlik soruşturmalarında elenmesinler diye kendi dershanelerine değil başka dershanelere yolladılar. Çünkü Harp Okulları ve askeri liselere girecek çocukların hangi dershaneye gittiği araştırılır. Adamlar bunu bile düşünüp ona göre strateji belirlemiş.

Sizin paralel çete raporunu hazırladığınız dönemde Necip Hablemitoğlu, faili meçhul bir cinayete kurban gitti. Bu cinayetle ilgili ulaştığınız bir bilgi var mı?

- Biliyorsunuz Necip Hablemitoğlu Köstebek diye bir kitap yazdı. Kitapta Emniyet içindeki Fethullahçı yapılanmayı tamamen deşifre etti. Kitap yayınlanmadan önce Emniyet'ten haber gönderiyorlar 'yayınlamayacaksın' diye. Bu arada da Alman vakıfları ve Bergama dosyasını da yayınlıyor. Sonrasını hepimiz biliyoruz. Evinin önünde katledildi. Her şey yeterince açık değil mi.?

"ZEKERİYA ÖZ 'ASIL İKTİDAR BİZİZ' DEDİ"

Siz terör örgütü PKK'nın lideri Abdullah Öcalan'ı sorgulayan komutansınız. Ergenekon Davası'nda ise Zekeriya Öz tarafından sorgulandınız. Hiç 'Cezaevinden çıkamayacağım' düşüncesine kapıldınız mı?

- Büyük bir kumpasın mağdurları olarak hayatımızın 5,5 yılını Silivri zindanlarında geçirdik. İnançlı bir insan olmasak oradan çıkamayabilirdik. Zekeriye Öz'ün sorgu yöntemi üzerine çok şey söylenebilir. Ama geriye dönüp baktığımda aklıma gelen ilk şey "İktidar bize vız gelir, tırıs gider. Bu ülkede esas güç biziz" anlamına gelen sözleriydi. Sorguda bana "Dosyana baktım, sen kahramanmışsın. Madalyaların falan varmış. Bize Hurşit (Tolon) ve Şener (Eruygur) hakkında bir şeyler söyle, biz de seni bırakalım" dedi.

Ne cevap verdiniz?

- Kendisine anladığı ve hak ettiği türden bir cevap verdim. Başka bir sorgu gününde de "Siz Ergenekoncular Fethullah Gülen Hocaefendi'den nefret ediyorsunuz. Niye Hoca'dan bu kadar nefret ediyorsunuz kardeşim?" diye sorduğunu hatırlıyorum. Zekeriya Öz'ün baskılarına asla boyun eğmedim. Gerek sorguda gerekse de duruşmalarda hep şunu haykırdım: "Siz bir çetesiniz ve bu yaptıklarınızın hesabını Türk milleti adına size soracağız."  Cezaevinde şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden Kaşif Kozinoğlu koğuş arkadaşınızdı.

Bu ölüm sıradan bir ölüm müydü.?

- Kendisi gerçek bir Türk milliyetçisi ve vatanseverdi. 2010 yılında hazırladığı raporda paralel çetenin Asya ve Uzak Doğu'daki okullarını ve temsilciliklerini deşifre etti. Ödülü cezaevine konulmak oldu. 8 ay aynı koğuşta kaldık. Her gün 'Atilla ben niye buradayım" diye sorardı. Benim yanımda rahatsızlandı, yürüyerek koğuştan çıktı. 10 dakika sonra gardiyanlar 'öldü' dediler. Onun ölümü bir muammadır.

 

Tags: Albay Hasan, Atilla Uğur, Chp, Cemaat, Paralel Yapı, Ergenekon

 

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Ekim.2015 – okkesb61@gmail.com,

http://www.medyagunebakis.com/ - okkesb@turkfreezone.com,

https://twitter.com/okkesb E.mail: okkesb@telmar.net,

https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi, - okkesb@gmail.com,

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Ekim.2015 – okkesb61@gmail.com,

 

Diğer Haberler

  • DARBE KİMDEN GELİRSE GELSİN KARŞIYIZ..
  • TRABZONLULAR BİRLEŞİNİZ
  • SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI…
  • KUL VE MAHLÛKAT HAKKI..
  • ADAM OLMAK–OLAMAMAK VE GAZETECİLİK
  • SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI..
  • DERNEKLER KANUNUNA MUHALEFET
  • TrabzonSporKlübü

    Nasa

    Kentim_İstanbul

    Doga_İcin_Sanat

    ABD_USA

    Department_State

    TelerehberCom

    Google_Blog

    Kemencemin_Sesi

    Kafkas_Music

    Horon_Hause

    Vakıf_Ay

    Dogal Hayatı_Koruma

    Seffaflık_Dernegi

    Telerehber

    Sosyal_Medya

    E-Devlet

    Türkiye Cumhuriyeti

    BACK TO TOP