TAKLİTLERİMİZDEN SAKININ

TDF - Trabzon Dernekleri Federasyonu Trabzon Ziyaretlerini Tamamlayıp İstanbul’a Döndü.

GERÇEKLER BURADA

TDF - Trabzon Dernekleri Federasyonu Başkanı Mustafa Demir; “İstanbul ve Trabzon başta olmak üzere Bütün sivil toplum camiasına, Resmi ve Sivil, kurum ve kuruluşların ilgili ve yetkililerinin dikkatine sunmak isterim ki; Bundan böyle Federasyonumuzun ismi, logosu ve 4 büyük etkinliğimiz tescillenmiştir.

Bundan böyle Federasyonumuzun ismini ve logosunu haberimiz olmadan “bizmişiz gibi” kullananlar ve adımıza tescillenen; 22 Şubat Kurtuluş günü, Fetih Günü ve Trabzon Günleri’ni kullanacak olanlar hakkında gerekli yasal işlemler ve yaptırımlar uygulanacaktır.    

http://www.trabzon.org.tr/  -  http://trabzongunleri.net/

GERİ SAYIM BAŞLADI

Trabzon Dernekleri Federasyonu; Eylül Ayında İstanbul Feshane’de Gerçekleştireceği “İstanbul, Trabzon Günleri Ve Trabzon’un 552. Fetih Kutlaması” –Feshane Etkinlikleri- Kapsamında Trabzon’da Valilik ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Resmi Kurumlar ve Sivil Toplum Kuruluşlarını Kapsayan Bir Dizi Ziyaretlerde Bulundu.

TRABZON DERNEKLERİ FEDERASYONU TRABZON’DA

TDF - Trabzon Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeleri 26 Ağustos 2013 tarihinde Trabzon’da Başladıkları Trabzon ziyaretlerini tamamladı.

TDF – Trabzon Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Genel Başkanı Mustafa DEMİR ve Yönetim Kurulu Üyeleri Vali Abdil Celil ÖZ ve Büyükşehir Belediye Başkanı Gümrükçüoğlu’nu ziyaret ettiler.

TDF, Trabzon Dernekleri Federasyonu 2013 feshane etkinlikleri öncesi Trabzon ziyaretlerine Trabzon'un en doğusundan, Hayrattan başladılar.

Sırasıyla tüm kaymakamlık ve belediye başkanlarını ziyaret ederek Trabzon'un 522. Fetih yılı anısına düzenlenen anma programı ve şenliklerine davet ettiler.

TDF – Trabzon Dernekleri Federasyonu

Merkezi İstanbul’da bulunan TDF - Trabzon Dernekleri Federasyonu Başkanı Mustafa Demir;

Trabzon Günleri ve Fetih kutlamalar kapsamında 26–29 Eylül 2013 Tarihleri arasında İstanbul Feshane Kongre ve Kültür Merkezinde Trabzon’daki yaşayan kültür ile İstanbul’daki Trabzonlularları birlik, beraberlik içinde buluşturarak Trabzon’u en iyi şekilde tanıtmayı hedeflediklerini söyledi.

Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı

Başkan Gümrükçüoğlu ise; Trabzon’un tanıtımına katkı sağlayacağına inandıkları etkinliklere her platformda tam destek vereceklerini belirterek katılacaklarını söyledi.

TDF - Trabzon Dernekleri Federasyonu Başkanı Mustafa Demir; Trabzon’un Büyükşehir Belediyesi olmasından dolayı mutluluk duyduklarını kaydederek; “Bundan gurur duyduk. Bizler İstanbul’dayız ama kalbimiz Trabzon’da. Trabzon’un Büyükşehir Belediyesi olmasının köylere, beldelere ve ilçelere vereceği hizmet çok daha farklı olacaktır. Modernleşme ve şehirleşme ile çağdaşlaşma en iyi şekilde gerçekleşecektir.” Dedi.

552.FETİH GÜNÜ KUTLAMASI ve TRABZON GÜNLERİ 26 - 29 Eylül’de FESHANE’DE…

Trabzon Dernekleri Federasyonu Tarafından Yapılan Basın Açıklamasında 22-25 Şubat Tarihlerinde Yapılacak Olan Trabzon Günlerinin Kendileri Tarafından Organize Edilmediği, TDF’nin Organize Ettiği Etkinliğin 26 - 29 Eylül’de Yapılacağı Açıklandı.

İstanbul’da faaliyet gösteren TDF - Trabzon Dernekleri Federasyonu tarafından bir basın toplantısı düzenlendi.

Federasyon Başkanı Mustafa Demir yaptığı açıklamada; Bazı dernek ve federasyonların TDF’yi halen taklit etmeye devam ettikleri görülmektedir. Federasyonumuz izlemeye aldığı bu gibi durumlarda gereken yasal işlemleri yapmaktan çekinmeyecektir.

Adımızı ve logo’muzu kullanarak “bizmişiz gibi” davranarak etkinlikler düzenleyen ya da farklı kurumlar tarafından düzenlenen etkinliklere katıldıkları tesbit edilenler hakkında hukuki yollara başvurlacaktır.

Örneğin geçtiğimiz 22-25 Şubat 2013 tarihlerinde yapılan Trabzon Günleri etkinliğinin Federasyonumuza ait değildi. TDF tarafından düzenlenecek olan 552.Fetih günü ve Trabzon Günleri etkinliğimiz 26-29 Eylül 2013 tarihinde Feshane’de yapılacaktır.

TDF tarafından yapılan Basın Açıklaması;

Son günlerde yaşanan talihsiz olaylar ve karışıklıklar nedeni ile kamuoyuna tekrar açıklama yapma zorunluluğumuz doğmuştur. Böyle bir gündem nedeni ile kamuoyunu meşgul etmekten son derece rahatsızız. Ancak federasyonumuzun isminin, iznimiz ve bilgimiz dışında kullanılıyor olması nedeni ile buna mecbur kaldık.

Trabzon Dernekleri Federasyonu’nun temelleri 1993 yılında İstanbul’da faaliyette bulunan,  Trabzon’un ilçe dernek başkanlarının bir araya gelmesi sonucu, resmi olmayan “Gönül Birlikteliği” ile atılmıştır.

Bu birliktelik: Trabzon Dernekler Birliğini oluşturan ve kurucu başkanlığını zamanın Sürmene Dernek Başkanı Tekin KÜÇÜKALİ yapmıştır.

Daha sonraki yıllarda ise sırasıyla Of-Hayrat Dernek Başkanı rahmetli İsmet TAKA, Maçka-Hamsiköy Dernek Başkanı Enver YILMAZ, Çarşıbaşı Dernek Başkanı Tahsin USTA ve Bahçelievler Trabzonlular derneği Başkan Vekili Nurettin TURAN’ın başkanlığında devam etmiştir.

Böyle köklü bir geçmişi olan TDF, zaman içinde birçok etkinlik ve faaliyetleri ile toplumun desteğini arkasına alan bir sivil toplum kuruluşuna dönüşmüştür.

Federasyonumuz 2005 yılında Avrupa Birliği Uyum Yasaları çerçevesinde 2005/34-125/020 sayı ile “TRABZON DERNEKLERİ FEDERASYONU” unvanı ile tescil edilmiştir. TDF kurucu üyesi ve Düzköy Dernek Başkanı Sayın Mustafa Demir’in Genel Başkanlığında “Fındıkzade Oğuzhan Cad. Çağnak Sok. No:1 Kat:2 D:6 Fatih/İstanbul”  adresinde faaliyetlerine devam etmektedir. Federasyonumuzun, kurulduğu günden bu yana, alanındaki ilk ve tek kurum olduğu kamuoyunun malumudur.

Ancak, TDF’nin kurucu başkanı Tahsin Usta, yapılan demokratik seçim sonucunda yönetimi kaybetmiş olmayı bir türlü sindirememiş ve maalesef kısa bir süre sonra da kurumumuzdan ayrılan eski yöneticilerimizden Haydar Dulkadiroğlu ile birlikte yeni birer sivil toplum kuruluşları kurmuşlardır. 

Bunlardan bir tanesi de bizim adımızdan “dernekleri “kelimesini çıkartarak kurdukları Trabzon Federasyonu’dur. Bu benzerimiz federasyon ve konfederasyonlar bizim mirasımızı kullanma çabası içine girmişlerdir. 

Ancak; federasyonumuzu yeniden, böyle bir açıklamaya mecbur kılan husus ise: özellikle Haydar Dulkadiroğlu’nun bulunduğu ortamlarda ismimizi bilinçli olarak kullanıp sanki TDF ‘nin başkanı kendisi imiş gibi hareket etmesidir. Felsefemizle uzaktan yakından ilgisi olmayan faaliyetlerde bulunması ve basına açıklamalar yapmasıdır.

Katıldığı her etkinlikte adımızı birebir ve aynen kullanmasına ilişkin olarak yasal başvurular yapılmış, yargı süreci başlatılmıştır. Adımızı birebir kullanmaları, isim benzerliği ve karışıklığından dolayı yaptıkları eylem ve etkinliklerden bizim nasibimize de maalesef kınamalar ve küçük düşürdükleri Trabzon ve Trabzonlu imajını düzeltmek kalıyor.

Kamuoyu ile paylaşmak istediğimiz bir başka husus ise 23 Kasım 2012 tarihinde Diyarbakır’da, AMED Dernekleri Federasyonu Başkanı Murat GÖKHAN, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman BAYDEMİR ve diğer katılımcılar ile düzenlenen organizasyondur.

24 Kasım 2012 de İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi Ve Kayıp Yakınlarının Düzenlediği Oturma Eyleminin 198.si nedeniyle yapılan açıklamalar ve yaşanan karışıklıklardır.

23 ve 24 Kasım 2012 tarihlerindeki bu eylemler nedeni ile yapılan açıklamada TDF Genel Başkanı olarak Haydar Dulkadiroğlu’nun ismi geçmiştir. 24 Kasım 2012 tarihinde, herkesçe malum rojhaber, kurdistana-bakur.com, Mezopotamya news.com, kizilyildiz.org, diyarbakirozgurhaber, kulp pasurun sesi, firathaber ajansi, evrensel.net, vb. pek çok sitede yer alan haberlerde bu yanlış ve kasıtlı bilginin yer aldığını görmek mümkündür. 

Oysa TDF’nin Genel Başkanı Mustafa DEMİR olup, bahsi geçen eylemler ve haberlerle de herhangi bir ilgimiz yoktur. 

TDF olarak her türlü kaybın karşısındayız. Hiçbir annenin gözünden akan bir damla yaşa bile tahammülümüz yoktur. Ancak İHD'nin oturma eylemine ve AMED Dernekleri Federasyonu ile Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin organizasyonuna  herhangi bir desteğimiz söz konusu değildir.

Kabul etmiyor ve şiddetle reddediyoruz. Adımızı kullanarak yapılan açıklamalara ve ismimizin bu şekilde istismar edilmesine karşıyız.

Kamuoyunda yer alma, kendilerine zemin oluşturma gayretlerinden kaynaklanan ve toplumun kafasını kısa süreliğine de olsa karıştırmaktan öte bir anlam ifade etmeyecek böylesi davranışları Trabzon şehrimizin, coğrafyamızın şanı ve yüceliğiyle bağdaştıramıyoruz.

Bununla birlikte yukarıda bahsi geçen şahısların birlikte düzenlediği, 14-16 Aralık 2012 tarihlerinde Feshane Kültür Merkezinde yapılan  “Karadeniz Günleri” etkinliği ile hiçbir bağımız olmadığı gibi, yine aynı kişilerin 22-25 Şubat 2013 tarihlerinde Feshane Kültür Merkezinde yapacakları Trabzon adı altındaki etkinlikle de herhangi bir bağımız söz konusu değildir.

1996 Yılından beri kutladığımız “24 Şubat Trabzon’un kurtuluşu” etkinliğimizi bu yıl daha da zenginleştirerek “Trabzon Günleri” etkinliğiyle birleştirmek istedik.

Yaklaşık bir yıldan bu yana Feshane Kültür Merkezi’nde “Trabzon Günleri” etkinliği yapmak için çalışmalara başladık.

Bu düşüncemizi öncelikle 27 Mayıs 2012 tarihideki genel kurulumuzda üyelerimize deklere ettik, daha sonra da yerel basın aracılığı ile kamuoyuyla paylaştık. “Trabzon Günleri” etkinliğimizi hemşerilerimize yakışır güzellikte ve kalitede düzenlemek için, birçok kamu kuruluşu ve üyemiz olan-olmayan yaklaşık 200 derneğin yöneticileri ile görüşmeler yaptık.

Bu görüşmelerimiz sonucunda, geleneksel olarak Ankara da aynı tarihte düzenlenen Trabzon Günleri etkinliğiyle çakışmaması, resmi katılımcıların tercih durumuna zorlanmaması ve mevsim şartlarını da göz önünde bulundurarak “TRABZON GÜNLERİ” etkinliğimizi 26-29 Eylül 2013 tarihlerinde Feshane Kültür Merkezi’nde yapma kararı aldık. Gerekli resmi sözleşmelerimizi imzaladık. Organizasyon çalışmalarımız devam etmektedir. Bu bilgiyi de şimdiden, kamuoyuyla paylaşıyoruz.

Ancak mevcut süreçler devam ederken, kamuoyunun bilgisine sunmak isteriz ki TDF, hitap ettiği kitle ile bütünleşmiş, başarı dolu geçmişinin bilinci ile kuruluş ilke ve prensiplerine sonuna kadar sahip çıkan, alanındaki tek sivil toplum kuruluşudur. Kamuoyunun bilgisine sunarız.   
TDF - Trabzon Dernekleri Federasyonu

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Ağustos.2013

https://twitter.com/okkesb –E.mail: okkesb61@gmail.com

https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi

MEDYAJANS – Toplum Dinamikleri Fikir Ajansı

Sosyal, Kültürel, Ticari, Eğitim ve Sanatsal Alanlarda;

Düşünce Üretimi. Paylaşımı. Toplum Yararına kullanımı.!

http://www.medyagunebakis.com/ - okkesb@hotmail.com

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Ağustos.2013

BİLİNDİĞİ GİBİ TRABZON'UN GERÇEK

FETİH TARİHİ 15 AĞUSTOS 1461 CUMARTESİ GÜNÜDÜR.

Hükümetin 3 yıldır bu tarihte Sumela manastırında Meryem ana adına ayinler düzenlenmesi nedeniyle Trabzon'un Fetih törenleri için 26 Ekim gibi "zayıf senetli" bir tarih Trabzonlulara dayatılmaktadır.
Bu konuda başta sivil toplum kuruluşlarımızı ve akademik personelimizi Trabzon'un fetih kutlamalarının 15 ağustos tarihinde yapılması için mevcut bilgi ve belgelerle Başta Kültür bakanlığımıza, Milli Eğitim bakanlığımıza baskı yapılması gerektiğine inanıyoruz.
web sitemizde yerli ve yabancı kaynaklar objektif olarak değerlendirilmiş okuyucularımızın ve araştırmacılarımızın bilgisine sunulmuştur.

Biz bu konuda ne gerekçe ile olursa olsun taviz vermek niyetinde değiliz, her fırsatta yapılan bu yanlışlığı dile getirecek, yanlışta ısrar edenleri uyarmaya devam edeceğiz.
Bu konuda TDF tarafından düzenlenen bu etkinlikte akademik kariyeri olan bilim adamlarımız tarafından konferanslar düzenlenmeli, bu konuda mevcut deliller belgeler tartışılmalı, Trabzon'un fethi gerçek tarihinde kutlanılmalıdır.

FETİH TRABZON İLE TAMAMLANDI

Bizans’ın Son Uzantısı Trabzon Bizans Devleti’nin 15 Ağustos 1461 Cumartesi, Osmanlı Tarafından Fethedilmesi İle Anadolu’nun Fethi Tamamlandı.

ARAŞTIRMALARIMIZ VE AYRINTILAR

Trabzon’un fethi bir süredir 26 Ekim 1461 olarak dayatılmaya çalışılsa da;

Geçtiğimiz Yıllarda Ortaya Çıkarılan 22 Ciltlik Osmanlı Salnamesine -Yıllık Göre Fethin Tarihi 15 Ağustos 1461 Olarak Gösterilmektedir. Günümüzde de artık Resmi olarak Trabzon’un Fethi 15 Ağustosta kutlanacaktır.

FETİH NASIL OLDU.?

Sinop’tan Batum’a kadar uzanan sahil şeridinde Doğu Roma’nın Bizans uzantısı olarak Trabzon İmparatorluğu varlığını sürdürüyordu. 250 yıldan fazla Komnen aşireti tarafından yönetilen ve Osmanlılara vergi vermekten hiç de hoşnut olmayan bu devlet; Osmanlı’larla ilişkilerinde temkinli ve daha çok Gümüşhane, Kızıl Deniz ve Hazar Denizi arasında var olan Akkoyunlularla iyi ilişkiler içindeydi. Hatta Kral, bu vesile ile kızı Despina’yı Akkoyunuların lideri Uzun Hasan’a verdi. Trabzon Devletin’e kendi haraçgüzârı gözüyle bakan Uzun Hasan, Trabzon’un Osmanlıların nüfuzu altına girmesini istemiyordu.

“SİZ GİDİN, BEN KENDİM GELİP BORCUMU ÖDERİM”

Uzun Hasan Bunun için 1460 yılında yeğeni Murat Beyi İstanbul’a göndererek ödenen vergileri geri istedi.

Fatih Sultan Mehmet, gelen heyeti, “Haydi siz gidiniz, ben kendim gelir borcumu öderim”  diyerek geri gönderir. Doğu Anadolu’da oldukça güçlü bir devlet kuran Uzun Hasan, sihriyet dolayısıyla Trabzon Devleti’ni himaye ediyordu.

David Komnen’in, Papa’ya başvurup yardım istemesi, Fatih’in bu devlet hakkındaki düşüncelerini tahrik etti. Osmanlı için oluşturulan doğudan kuşatma çalışmalarını iyi takip eden Fatih, artık bu casus yuvasını dağıtmaya karar verir. Böylece Bizans İmparatorluğu’nun asırlardır doğuda oynamak istediği oyunu da bozacaktır.

FETİH PLANLARINI SIR GİBİ SAKLADI

Avrupa’yı Osmanlı aleyhinde tahrik etmek isteyen bu imparatorluğun artık sonu gelmişti.

Rumeli kuvvetlerinin başında Bursa’ya varan Mahmut Paşa, burada Fatih’le birleşir. Herkes daha seferin nereye yapılacağını bilmemektedir.

Ancak Fatih’e bunu sormaya da kimse cesaret edememektedir. Sonunda kadılardan biri Fatih’e düşüncelerini sorduğunda aldığı cevap sert ve kısadır; “Eğer düşünüp tasarladığımı sakalımın tellerinden biri öğrenmiş olsaydı, onu derhal koparır yakardım“.

Amasra, Kastamonu ve Sinop’u savaşsız alan Osmanlı ordusu daha sonra Trabzon üzerine yürüdü. Denizden de 300 parçalık bir donanma ile Gelibolu Sancak Beyi Kâzım ve Yakup beylerin komutasında Trabzon’a hareket etti.

‘KARADAN GELEMEZLER’ DEDİLER. ORDUYU KARŞILARINDA GÖRDÜLER.!

Fatih, Trabzon üzerine gidildiğinin anlaşılmaması için sahil yolunu bırakarak, Sivas üzerinden gitti.

Ordunun öncüsü olan Anadolu Beylerbeyi Gedik Ahmet Paşa, Akkoyunlu’lara ait Koyulhisar’ı kuşatıp aldı. Böylece Uzun Hasan’a bir gözdağı verilmiş oldu.

Osmanlı Ordusu Erzincan taraflarında Yassıçemen ovasına geldiği sırada, Akkoyunlu heyeti de görüşmek için gelmişti. Yapılan görüşmelerin ardından Uzun Hasan’a bir mektup yazan Fatih, Saray Hatun’u misafir olarak alıkoyan Ordu Bayburt’tan kuzeye dönerek, Sarıca Paşa ve Hızır Bey komutasındaki kuvvetlerle birleşip Trabzon üzerine yöneldi.

Trabzon İmparatoru’nun bir tarafa kaçmaması için kendisinden önce Mahmut Paşa’yı gönderdi.

Osmanlı donanması bir ay önceden gelmiş ve denizden Trabzon’u kuşatarak topa tutmuştu. Osmanlı kara ordusunun gelişi pek ümit edilmiyordu. Fakat Fatih, güneyden gizli gizli geliyordu. Onun, Trabzon için gösterdiği bu hırs ve ısrar, buranın fethinin önemini bir kez daha ortaya koydu. İmparator, kara ordusunu Trabzon’a dayanmış görünce hayretler içinde kaldı.

Sarp dağların arasında kalan bölge haberleri olmaksızın nasıl karadan kuşatılabilirdi.?

Böylece Trabzon karadan ve denizden kuşatılmış oldu. David Komnen’in ne Avrupa’dan, ne de Uzun Hasan’dan yardım görmesi artık imkânsızdı. İşte Fatih’in, Trabzon ile ilgili fetih planlarını çok gizli tutması bu yüzdendi.

ŞEHİR, SAVAŞMADAN ALINDI

15 Ağustos 1461 Cumartesi günü İmparator’un kurmayları Mahmut Paşa vasıtası ile Osmanlılarla anlaşarak şehir ve kaleyi teslime karar verdiler. Böylece Trabzon savaşsız teslim alındı. Fetih sonrası David Komnen ailesi, deniz yoluyla önce İstanbul’a oradan Edirne’ye gönderildi. Sonra Serez taraflarında Ustroma Karasu nehri civarında senelik 300 bin akçelik bir has verildi.

Komninoslular beraberlerinde Trabzon’dan altın, gümüş gibi servetleriyle, saray adamlarını ve nakli mümkün olan mallarını götürmelerine müsaade edilmişti. Hükümdar ailesi ile birlikte akrabaları ve yüksek devlet memurları İstanbul’a, Saray Hatun da hediyelerle ülkesine gönderildi. Artık, bu güzel Karadeniz şehri, kuzeyin incisi Trabzon, bir Osmanlı şehriydi.

FETİH SONRASI TRABZON, ÖNEMLİ BİR SANCAK OLDU

Trabzon şehri fethedilince, Trabzon imparatorluğuna tâbi Giresun’dan Hopa’ya kadar bütün yerleşim yerleri Osmanlılar’a katıldı. Bölge, sancak olarak teşkilatlandırıldı. Torul ve Canca kaleleri ile havalisi (Kürtün’ün sahil kesimindeki yerleşim yerlerinin haricindeki yerler) 1479 tarihinde Rakkas Sinan Bey tarafından zaptedilerek Trabzon sancağının fethi tamamlandı.

TRABZON RUM İMPARATORLUĞUNUN GERİLEMESİ VE ÇÖKÜŞÜ

III. Aleksios'dan sonra tahta geçen III. Manuel (1390-1416), aksak Timur ile Osmanlılar arasındaki mücadelede aksak Timur’un müttefiki olmuştur. Bu dönemde Hacıemiroğlu Beyliği, Kerasous kısa bir süre ele geçirmiştir.

Oğlu IV. Aleksios'ün (1417-1429) en yaşlı kızı Maria, Bizans imparatoru VIII. Yannis Palaiologos'un dördüncü karısı olurken, Alexius öteki iki kızından birini rakip  Akkoyunlu  hükümdarı Cihan Şah ve diğerini  Karakoyunlu hükümdarı Ali Bey’le evlendirmiştir. Yuannes IV, bu evliliklerden yardım görememiştir ve imparatorluğu kısa zamanda Konstantinopolis ile aynı kaderi paylaşmıştır.

Osmanlı sultanı II. Murad 1442’de Trabzon’u almak için deniz tarafından ilk teşebbüsünü gerçekleştirmiş, şiddetli deniz fırtınalarının engellediği kara çıkarmasının yapılamayışı bu saldırıyı başarısız kılmıştır.

Fatih Sultan Mehmet’in Belgrat kuşatmasının sürdüğü 1456 yılında Osmanlı Devleti’nin Amasya valisinin yaptığı akında, Trabzon İmparatorluğu savaşı kazanmasına rağmen pek çok esir vererek ağır bir haraç ödemeye de mecbur edilmiştir.

Nihai bir saldırı için müttefikleri ile harekete geçen Yuannes, eniştesi olan Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan’ın oğluyla kızını evlendirdirerek Fatih’ten beklediği karşı saldırıya karşı Uzun Hasan’ın desteğini sağlamaya çalışmış, Sinop (İsfendiyar) ve Karamanoğlu Türkmen beyleri ile Gürcistan kralından da olası bir Osmanlı taarruzuna karşı yardım sözleri almıştır. Yuannes'in 1458'te ölümünden sonra hükümdar olan kardeşi David, Burgundy Dükü Philip'e 22 Nisan 1459 tarihinde bir mektup yazarak Türklere karşı bir kutsal birlik oluşturmayı önermiştir. Trabzon'lu Alighieri 14 Kasım 1460'da Avrupa turuna çıkıp bu fikri olgunlaşırmayı denemiş, dahası olumlu cevap da almıştır ama bu birlik gerçekleşemeden Trabzon düşmüştür.

Bu arada II. Murad'ın daha önce kardeşine yüklemiş olduğu haracı kaldırmasını dile getiren talebinin Konstantinopolis’e ulaşmasına yanıt 1461'de Fatih Sultan Mehmed’in Bursa’dan harekete geçmesiyle verilmiştir. Uzun Hasan’ın tarafsız kaldığı ağır ablukaya şehir bir ay dayanabildi ve 15 Ağustos 1461 Cumartesi günü teslim oldu.

TRABZON RUM İMPARATORLARI

İsim                            Krallık Dönemi

I.Aleksios                   1204 – 1222

I. Andronikos            1222 – 1235

I. Yuhannes               1235 – 1238

I. Manuel                   1238 – 1263

II. Andronikos           1263 – 1266

George                      1266 – 1280

II. Yuhannes              1280 – 1284

Theodora                  1284 – 1285

II. Yuhannes*            1285 – 1297

II. Aleksios                 1297 – 1330

III. Andronikos          1330 – 1332

II. Manuel                  1332 – 1332

Basileus                    1332 – 1340

İrene Palaiologos     1340 – 1341

Anna Anakutu           1341 – 1342

III. Yuhannes             1342 – 1344

Mikhail                       1344 – 1349

III. Aleksios                1349 – 1390

III. Manuel                 1390 – 1416

IV. Aleksios               1416 – 1429

IV. Yuhannes            1429 – 1459

David                         1459 – 1461

Fatih S. Mehmet       1461 – 1923

Osmanlı Padişahı

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Eylül.2013

https://twitter.com/okkesb – E.mail: okkesb61@gmail.com

https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi

MEDYAJANS – Toplum Dinamikleri Fikir Ajansı

Sosyal, Kültürel, Ticari, Eğitim ve Sanatsal Alanlarda;

Düşünce Üretimi. Paylaşımı. Toplum Yararına kullanımı.!

http://www.medyagunebakis.com/ - okkesb@hotmail.com

Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Eylül.2013