14 mayıs seçim sonrasında oluşacak Türkiye Büyük Millet Meclisi, hazırlanacak yeni anayasa, parlamenter sisteme geçiş ve devletin yok edilmiş kurumlarının yeniden inşası için bir kurucu meclis gibi çalışması gerekecektir.
Türkiye Cumhuriyet'i tüm kurum ve organları ile yeniden yapılandırılması gerekmektedir.
Yargı, emniyet, ordu,eğitim, sağlık, tarım, ulaşım, ekonomi vb tüm kurumlar tahrip edilmiş ve talan üzerine şekillenmiş durumda.
Tahrip edilen , yok edilen sadece devlet kurumları değil , Türkiye Cumhuriyetinin ilkeleri de yok edilmiştir.
Yeni meclis ve cumhurbaşkanı bu kurumları ortak bir çalışma ile yeniden düzenleyecektir.
Millet ittifakı bileşenleri, altı parti iki yıldır çalışarak mutabakat metni ile çeşitli konulardaki yapacakları değişiklikleri, yeni anayasa tekliflerini ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş konularında ortak bir program hazırladılar.
Millet İttifakının mutabakat metinlerinde laiklik kelimesinin bile geçmemesi yapısından kaynaklanıyor ki bu meclis ve iktidar çalışmalarına da yansıyacaktır.
Görülen o ki, ortaya çıkabilecek meclis aritmetiği, yeniden şekillenecek olan Türkiye Cumhuriyetinin ilkeleri konusunda Atatürkçü, devrimci ve demokrat kesimlerin beklentilere cevap veremeyecektir.
Akp den gelecek olanlar artı Chp listelerinden (en az 50) gelecek milli görüşçüler hesaba katıldığında mecliste siyasal islam düşüncesinde olan millet vekillerinin sayısı meclisin yarısı, Türk-islam sentezcilerini de hesap ettiğinizde çoğunluk teşkil edecek görünüyor.
Oluşacak meclis aritmetiği ile laiklik ilkesi nasıl şekillenecektir, eğitim nasıl şekillenecektir.
Özgürlük denilice ne anlayacaklar?
Okullarda eğitim için öğretmenlerin pedagojik eğitim alma zorunluluğu var. Kuran kursların okul öncesi çocukları bile pedagojik eğitimi olmayan, hata resmi diploması olmayan merdiven-altı imamlar ders veriyor.
Özel ana okullarında bile bebek yaşındaki çocuklara diplomasız eğitmenler dini eğitim veriyor.
Bu meclis ve iktidar bunu nasıl önleyebilir, bununla ilgili nasıl bir yasa çıkarabilir.
Eğitimden, ticarete, hatta basın ve televizyonlara kadar her tarafta tarikat veya cemaat vakıfları dolu.
İmarlı imarsız her yerde tarikat külliyeleri var. Tarikatlar zenginlik, para mülk içinde yüzüyor. Tarikat liderleri siyasi parti başkanları kadar siyasi konularda açıklamalar yapıyor.
Tarikat-cemaat ve din tüccarları, şimdiden dindar vatandaşlarımıza kazanımlarımızı kaybedeceğiz diye korkutmaya çalışıyor.
Lüks yaşam içindeki tarikat şeyhleri ve şıhları, kendi zenginliklerini ve saltanatlarını kaybetmemek için dindar vatandaşların hassasiyetlerini kullanmaktan çekinmiyorlar, çekinmeyeceklerdir.
1. Meclis ile kurtuluş savaşı başarıya ulaştırıldı. Fakat o 1. meclistekilerle cumhuriyet ilan edilebilir miydi?
Yeni mecliste Atatürk'le, Cumhuriyetle ve ilkeleri ile sorunu olanlar çoğunlukta olacak.
Laiklik ve cumhuriyet devrimleri konusunda güvencemiz herhalde meclise girebilecek devrimci, demokrat, solcu ve sosyalist milletvekilleri olacak.