Basın Ahlak İlkelerine uymaya söz vermiştir. Sitede yayınlanan yazılar ve yorumlardan yazarları sorumludur.
EKREM İMAMOĞLU *GENÇ
CUMHURİYET’İN KIVILCIMLARI* TOPLANTISINDA KONUŞTU
Ekrem
İmamoğlu’ndan Yurt Dışına Göçen Beyinlere Çağrı: Bu Ülkenin Cesur Yüreklere
İhtiyacı Var.!
TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk’ün, eğitim görmeleri için yurt dışına gönderilen gençlere yönelik sarf ettiği, *Sizi birer kıvılcım olarak gönderiyoruz, gür alevler halinde dönmelisiniz* sözünden ilham alınarak kurulan *Bi’Dünya Kıvılcım Derneği* tarafından düzenlenen *Genç Cumhuriyet’in Kıvılcımları* toplantısında konuştu.
*GENÇ CUMHURİYET’İN KIVILCIMLARI*
TOPLANTISINDA KONUŞTU
Coğrafi ve siyasi anlamda
stratejik bir noktada bulunan Türkiye’yi, ‘çölün ortasındaki sahra’ya benzeten
İmamoğlu;
“Otoriter aklın ya da farklı rejimlerin ama kuzeyde
ama batının göbeğinde, Avrupa'nın göbeğinde var olduğu bir ortamda, Mustafa
Kemal Atatürk, bu ülkede kadının eşitliğinden, kadın erkek eşitliğinden, kadına
seçme-seçilme hakkından eğitimle ilgili çağdaş adımlardan bahsediyor. Ve Allah
için, öyle bir lider ki, kendisi için hiçbir şey istemiyor. Ve 57 yaşında bu
lider, bu dünyadan göçüp gidiyor” dedi.
*BİZ,
90 YIL SONRA, O GÜN ATILAN ADIMLAR KADAR CESUR DEĞİLİZ*
Öz eleştirisinde bulunan
İmamoğlu, “Hâlbuki bugün biz, daha ileri adımları atabilmek zorundayız. Bu yönüyle, bu ülkenin cesur yüreklere ihtiyacı var,
zeki beyinlere ihtiyacı var. Atılımcı, yaratıcı insanlara ihtiyacı var.
Girişimci insanlara ihtiyacı var. Burada çok büyük bir kararlılık gerekiyor.
Biraz gözü karalık gerekiyor. Cahillerin gözü karalığının bu ülkeye verdiği,
bir avuç insanın verdiği zararın yerine, milyonlarca, on milyonlarca
yurttaşımızın beklentisini karşılayacak, biliyorum ki yüz binlerce, milyonlarca
çok aklı başında yurttaşımız var. Gelin, hep birlikte yola çıkalım” diye
konuştu.
İMAMOĞLU’NDAN YURT DIŞINA GÖÇEN
BEYİNLERE ÇAĞRI: BU ÜLKENİN CESUR YÜREKLERE İHTİYACI VAR
TBB-
Türkiye Belediyeler Birliği ve İBB- İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem
İmamoğlu, İPA- İstanbul Planlama Ajansı’nın Florya’daki yerleşkesinde
gerçekleştiren *Kıvılcım Zirvesi Değerlendirme Toplantısı* na
katıldı. Toplantıda, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal
Atatürk’ün, eğitim görmeleri için yurt dışına gönderilen gençlere yönelik sarf
ettiği, *Sizi birer kıvılcım olarak gönderiyoruz, gür alevler halinde
dönmelisiniz* sözünden ilham alınarak kurulan *Bi’Dünya Kıvılcım
Derneği* tarafından hazırlanan *Genç Cumhuriyet’in
Kıvılcımları* kitabının da tanıtımı yapıldı. İPA Havuz’da düzenlenen
toplantıda, sırasıyla; İPA Başkanı Dr. Buğra Gökce, Bi’Dünya Kıvılcım Derneği
Başkanı Gözde Kara Günaydın, İTÜ- İstanbul Teknik Üniversitesi ARI Teknokent
Genel Müdürü, Prof. Dr. Atilla Dikbaş ve İmamoğlu birer konuşma yaptı.
TC
HAYAL EDİLEMEYECEK ZOR KOŞULLAR ALTINDA KURULDU.!
“Türkiye
Cumhuriyeti, Bugünden Tasavvur Edilemeyecek Zor Koşullar Altında Kuruldu”
Türkiye’de
yetişmiş, yurt dışında yaşayan yetkin bireyler tarafından kurulan *Bi’Dünya
Kıvılcım Derneği*ni yakından takip ettiğini belirten İmamoğlu, “Bu kadar geniş
bir yelpazeye hitap eden ve İstanbul'un olduğu kadar, ülkenin geleceğine ışık
tutabileceğini düşündüğümüz bu platform, bizim için çok keyifle takip
edeceğimiz ve bu işi sürükleyeceğimiz bir alan. Ben çok inanıyorum bu ortama”
dedi. Türkiye Cumhuriyeti’nin, bugünden tasavvur edilemeyecek zor koşullar
altında kurulduğunun altını çizen İmamoğlu, “Yeni kurulan Cumhuriyet’in,
kalkınma ve aydınlığı adına attığı adımların ne kadar kıymetli olduğunu,
buradaki her dostumuz çok iyi biliyor. Tabii ülkenin o acilen ihtiyaç duyduğu
hususlara, o dönemde atılan birçok adım, gerçekten şaşırtıcı seviyede ‘bu nasıl
düşünülmüş, nasıl yapılmış’ diye insanın kendisini sorgulamaya itiyor” diye
konuştu.
BİZ
VE BİZİM GİBİ YÖNETİCİLERİN SORUMLULUĞU ÇOK BÜYÜK
“Biz Ve
Bizim Gibi Yöneticilerin Sorumluluğu Çok Büyük”
Bu
anlamda, ülkedeki her yöneticinin sorumluluklarının çok büyük olduğunun altını
çizen İmamoğlu, “Elbette başta biz ve bizim gibi yöneticilerin sorumluluğu çok
büyük. Ama toplumun her bireyi ya da bu Cumhuriyet’in kendisini geldiği
seviyeye yetiştirdiğine inandığı, inanan her insan, mutlaka omuzlarına yük almalı
diye düşünüyorum. Ki o dönemde binden fazla genci Mustafa Kemal Atatürk'ün yurt
dışına göndererek, tekrar donanımlı bir şekilde ülkemize gelmesi ve katkı
sunmasını sağlaması, müthiş bir insan kaynakları tasavvuru, hareketi. Çok özel
bir düşünce” ifadelerini kullandı. Kendisinden önce konuşan İPA Başkanı
Gökce’nin paylaştığı ve “2019-23 yılları arasında yurt dışına göç eden Türk
vatandaşlarının sayısı 697 bin 194. 2023 yılında Türkiye'den göç eden
vatandaşların rakamı 291 bin. 291 bin kişinin yüzde 42,9’u 20-34 yaş arası
gençler. Bunların tamamına yakını üniversite mezunu, iyi eğitimli gençler”
bilgilerinden yola çıkan İmamoğlu, şunları söyledi:
GENÇLERİN
ÜLKEDEN YURT DIŞINA GİDİŞLERİNİ DURDURMALIYIZ.!
“Gençlerin Ülkeden Ümidini Keserek Yurt Dışına
Gidişlerini Kesinlikle Durdurmalıyız”
“Buğra
Bey'in söz ettiği, ‘beyin göçü’ diye söylediği o tablodakilerin yarıya yakının
gençler olması çarpıcı. Tam böyle iş yaşamının içine girmiş insanlar. Bu
insanların, bu ülkeden kaçar gibi, ne pahasına olursa olsun gitmesi, elbette
bizi çok derinden üzüyor. Ve çoğunlukla da öyle gidiyorlar. Çünkü birçoğuyla
ama yurt dışında karşılaşıyorum ve dertlerini dinliyorum ama yurt içinde
giderken ya da gitmeden önceki duygularını dinliyorum. Bu, kötü bir şey. Yani
emeğinin değeri 100 birim ise, 20 birime razı, 15 birime, 10 birime razı bu
ülkeden gitmeye dönük. Sadece maddi gerekçelerle de değil. Kötü olan o. Bu
şekilde gidilmesini kesinlikle durdurmalıyız. Ama dünya global-küreseL artık.
Yani dünyada sınırlar arasındaki geçişkenlik sadece fiziksel olarak bir yerden
bir yere gitmenin ötesinde, iletişim olarak da çok güçlü bir akışa sahip. Böyle
bir ortamda çok başarılı dostlarımız, vatandaşlarımız, hemşerilerimiz dünyanın
farklı noktalarında çok önemli kurumların, çok önemli mevkilerinde yönetici
olabilirler ve olmalıdırlar da. Sorun, o insanların bir network içerisinde
kalmasını sağlamak ve ülkesine olan sorumluluklarını taşıma hislerini, onlarla
her daim buluşturma sorunu.”
ÜLKE
ADINA BİR SORUMLULUK ALMAK ÇOK ÖNEMLİ
“Ülke
Adına Bir Sorumluluk Alma Meselesi Çok Önemli”
“Bazen
öyle bir görev vardır ki; sefer görev emri çıkar ve oradan bir kişi gelir,
ülkenin farklı bir meselesinde uzman olarak ya da işin başında -hangi
makamda olduğunun bir önemi yok- görev alır, almalıdır da.
Gerçekten ülke adına bir sorumluluk alma meselesi çok önemli artık. O bakımdan,
bizim bugün başlattığımız bu adım, uzmanlar tarafından oluşturulan projeler,
orada o katkıların hayata geçmesi, onun birkaç güzel örneğe dönüşmesi, bence
motivasyonu-isteklendirmeyi çok büyütecek.
O
bakımdan İstanbul'da bir de yapılan her iş kendini gösterir. Bu yönüyle bir de
bir dayanışma köprüsünün sağlam bir örneğini ortaya çıkartmış olacağız. Yani
İstanbul’da, İBB’deki çalışma arkadaşlarımızın yurt dışından oluşan bir ekiple
beraber, Türkiye'de bir meseleyi çözüme kavuşturmaları ya da bir proje üretmiş
olmaları, bütün dünyaya dağılmış olan güçlü insan kaynağının ilgisini
çekecektir. Ve ‘Benim de bir fikrim var. Ben de şu işi başarabilirim, buradan
başarabilirim, katkıyla bunu oraya aktarabilirim’ duygusunu onlara yüzde 100
verecektir diye düşünüyorum. Bu gözle ben bu süreci takip ediyorum.”
DÜNYA,
O GÜNKÜ DÜNYA DEĞİL.!
İPA,
İTÜ Arı Teknokent ve *Bi’Dünya Kıvılcım Derneği*nin bu kapsamdaki iş
birliklerini önemsediğini vurgulayan İmamoğlu, “Tüm bunların bu şekilde
ilerlemesini elbette çok istiyorum. Hani tam da işte ‘sizi birer kıvılcım
olarak gönderiyoruz, gür alevler halinde dönmelisiniz’ sözünün bugünkü sürümünü
anlatıyorum. Dönmeyebilir. Dönemeyebilir. Yani dünya, o günkü dünya değil. Yani
1930’lu, 40’lı yıllarda o dönem o atılan adımın bugünkü sürümü bu. Hatta bu
biraz başlangıç sürümü. Çok daha hızlı sürümünü kurabilmeliyiz. O da bu işi iyi
bilen çok kıymetli akademisyenlerimizin, hocalarımızın, bu işe kafa yoran çok
kıymetli bu işi bilen insanların iş” dedi.
ÇÖLÜN
ORTASINDAKİ SAHRA GİBİYİZ
“Farklı Bir Coğrafyada, Çölün Ortasındaki Sahra
Gibiyiz Biz”
Okurların,
“Genç Cumhuriyet’in Kıvılcımları” kitabında, o döneme dair hayat ve başarı hikâyelerinden
kesitler bulacağını belirten İmamoğlu, konuşmasını özetle şu sözlerle
noktaladı:
“Bu
ülke, farklı bir ülke. Farklı bir coğrafyada. Yani farklı bir coğrafyada, çölün
ortasındaki sahra gibiyiz biz. Yani güneyimize baktığımızda yaşananlar,
komşularımıza baktığımızda olan, biten, çocuğun bile olmadığı artık, çocuk
görüntüsünü bile göremediğiniz… Kadın zaten yok. Katlediliyor her yönüyle…
Böyle bir coğrafyanın yanı başındaki Türkiye'yiz. O bakımdan bu ilerici adımı,
o güne dönüp baktığımda, otoriter aklın ya da farklı rejimlerin ama kuzeyde ama
batının göbeğinde, Avrupa'nın göbeğinde var olduğu bir ortamda, Mustafa Kemal
Atatürk, bu ülkede kadının eşitliğinden, kadın erkek eşitliğinden, kadına
seçme-seçilme hakkından eğitimle ilgili çağdaş adımlardan bahsediyor. Ve Allah
için, öyle bir lider ki, kendisi için hiçbir şey istemiyor. Ve 57 yaşında bu
lider, bu dünyadan göçüp gidiyor. Çünkü savaşlarda, cephelerde hayatını
geçirmiş bir insan. Milletine kendini adayarak, gencecik yaşta, hayattan göçüp
gidiyor.”
SİZLER
DE; KAFANIZI, ZİHNİNİZİ, BEYNİNİZİ, YÜREĞİNİZİ VERİN.!
“Sizler
De Bu İşe Üst Seviyede Kafanızı, Zihninizi, Beyninizi, Yüreğinizi Verin”
“ O
zaman ben de diyorum ki, ‘Biz, 90 yıl sonra, o gün atılan adımlar kadar cesur
değiliz. Hâlbuki bugün biz, daha ileri adımları atabilmek zorundayız. Bu
yönüyle, gerçekten bu ülkenin cesur yüreklere ihtiyacı var, zeki beyinlere
ihtiyacı var. Atılımcı, yaratıcı insanlara ihtiyacı var. Girişimci insanlara
ihtiyacı var. Bize düşen görev de sizin sesinizin olağanüstü seviyede
çıkabilmesini sağlamak. O bizim işimiz. Yani o çabayı biz verebiliriz,
vereceğiz de sonuna kadar. Ama lütfen sizler de bu işe üst seviyede kafanızı,
zihninizi, beyninizi, yüreğinizi verin. Verirseniz olacak ucuna geldi. Yani bu
yeni bir yüzyılın başlangıcında, tam böyle bir yerdeyiz. Burada çok büyük bir
kararlılık gerekiyor. Biraz gözü karalık gerekiyor. Cahillerin gözü karalığının
bu ülkeye verdiği, bir avuç insanın verdiği zararın yerine, milyonlarca, on
milyonlarca yurttaşımızın beklentisini karşılayacak, biliyorum ki yüz binlerce,
milyonlarca çok aklı başında yurttaşımız var. Gelin, hep birlikte yola
çıkalım.”
Konuşmaların
ardından, gazeteci Fatih Altaylı’nın “Teke Tek Bilim Programı”, Prof. Dr. Celal
Şengör ve Dr. Ufuk Akçiğit’in katılımlarıyla, katılımcıların huzurunda
interaktif olarak gerçekleştirildi.
Video Linki: https://we.tl/t-OAy7OP1k5G
Fotoğraf Linki: https://we.tl/t-3XxTmZ6yed
#www.medyagunebakis.com, #Toplumsalmuhalefet,
Trabzonlular Birleşiniz. Trabzonlu İşadamları, İşkadınları, Çalışanlar, Genç Kızlar-Erkekler, Okuyan çocuklar Birlik ve Bütünlüğü Sağlamak Sizin Ellerinizde..!
Yazının devamı »Copyright 2022 - MEDYA GÜNEBAKIŞ
Designed by TELMAR
BACK TO TOP