İTO, İSTANBUL TİCARET ODASI

İş dünyamızın güçlü sesi İstanbul Ticaret Odası’nın Mayıs ayı olağan Meclis Toplantısı Eminönü Merkez Bina’da gerçekleştirildi.

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

İTO, İSTANBUL TİCARET ODASI

İTO, 800 bini aşkın üyesiyle dünyanın en büyük ve köklü ticaret odalarından biridir.

İTO - İstanbul Ticaret Odası, Türkiye'nin ve üyelerinin; uluslararası ticaretten daha fazla pay alan, küresel boyutlardaki siyasi ve ekonomik oluşumları kendi yararı doğrultusunda yönlendirebilen bölgesel bir güç olmasına katkıda bulunma vizyonuyla hareket eder.

İTO, özel sektörün yapısal ve güncel sorunlarının çözülmesi, Türkiye'nin uluslararası rekabet gücünün geliştirilmesi, ülke ekonomisine güvenli ve istikrarlı bir gelişim ortamı sağlanmasının hayati önem taşıdığını bilir. İstanbul Ticaret Odası’nın misyonu Türkiye’yi ve üyelerini geliştirmek; çağa ayak uydurmuş ve ötesini hedefleyen bir vizyon ile çalışmalarını gerçekleştirmektir.

Türkiye'nin geleceğine adanmış bir kurum olarak İTO, misyonundan aldığı güçle; ticaret, küçük sanayi ve hizmet sektörlerinin hızla gelişme ve yaygınlaşmasını teşvik eder. Yurt dışında yeni pazarlar oluşturmak için çalışır. İş dünyasının gelişmesinin önündeki engelleri tespit eder ve kaldırılması için faaliyette bulunur.

İTO, tüm üyelerinin ve diğer iş sahiplerinin işlemlerini süratle sonuçlandırır. Kamuoyunu aydınlatır. Kuruluş Yasası’nda da öngörüldüğü şekilde, meslek ahlak ve dayanışmasını korur. Ülke kalkınmasının sağlanmasında ve değişim yaratılmasında, kamu veya özel her türlü mesleki, bilimsel, toplumsal ve kültürel kuruluşla iş birliği yapar.

İTO’nun, 1882 yılından bu yana, üyeleri ile bütünleşerek, eksilmez bir heyecan ve şevkle sürdürdüğü hizmet yolculuğu, bu özellikleri ile aynı zamanda,  tüm Türkiye’nin gelişmeyi ve aydınlığı hedefleyen ekonomik ve ticari yaşamının da bir fotoğrafıdır.

İTO, Türkiye’nin ekonomik panoramasında daima en merkezde bulunmuştur. Bunun için de üçayaklı ama her şartta “üye odaklı” bir hizmet anlayışı benimsenmiştir. Bunlardan ilki, kanunla kendisine verilen, tescilden ihracata kadar birçok resmi belgenin düzenlenmesini içeren görevleri, ikincisi, üyelerine, yerelden evrensele uzanan bir strateji ve perspektif kazandırmak için eğitim ve bilgilendirme faaliyetleri, üçüncüsü ise, üyelerinin ticari hak ve menfaatlerini korumak olarak özetlenebilir. 



İTO, bugüne kadar bu görevlerinin tümünü hakkıyla yerine getirme gayreti içinde olmuştur. Neticede, Türk ekonomisinin öncü kurumu olarak İTO, sadece Türkiye’nin değil bulunduğu bölgeden tüm dünyaya yayılan bir ticari ekol haline gelmiştir.

 


Metin Ağırman.

İstanbul’un Beklediği Deprem ve buna karşı hazırlıklarımız.

SAYIN DİVAN, DEĞERLİ BAŞKANIM,

KIYMETLİ MECLİS ÜYELERİ, SAYGIDEĞER KATILIMCILAR, Sözlerime başlarken,

23 Nisan Da Milli Egemenlik Ve Çocuk Bayramımızı Kutlarken yaşadığımız 6.2 şiddetindeki depremden dolayı tüm İstanbul'a geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Bu sarsıntı bir kez daha gösterdi ki, bu şehrin en acil meselesi deprem gerçeğidir.

Bugün burada, sadece İstanbul'umuzun değil, hepimizin geleceğini derinden etkileyen iki hayati konuya dikkat çekmek için karşınızdayım.

İlk olarak, deprem. Evet, beklenen büyük İstanbul depremi...

Bu kürsülerden defalarca konuştuk, sorunları sıraladık, çözüm önerileri sunduk.

Peki, ne değişti.? Bir arpa boyu yol alabildik mi.? Hayır.!

İstanbul, deprem felaketi yaşayan her şehre koşulsuz destek verdi, vermeye de devam ediyor. Artık yardım eden değil, deprem olmadan önce kendi can güvenliğini sağlayan bir İstanbul olmak zorundayız.!

Depremi bekleyen çaresiz İstanbullular olmaktan kurtulmalıyız! Bu şehirde sigortalanmamış tek bir can, tek bir yapı, tek bir ekonomik değer kalmamalı. Sanayimizden ticaretimize, sağlığımızdan tüm yaşam alanlarımıza kadar her şeyi güvence altına almalıyız.

Buradan, 1999 öncesi inşa edilen yapıların acı gerçeğini bilen devletimize sesleniyorum: Deprem olduktan sonra suçlu aramayın.!

Suç ve suçlu yaratarak vicdanları susturamazsınız.!

O binalar, vatandaşın tek başına çözebileceği bir sorun olmaktan çoktan çıktı.

99 depremi öncesi yapılar derhal devlet kontrolüne alınmalı, güçlendirilecekler güçlendirilmeli, yıkılacaklar yeniden yapılandırılmalıdır.! Bu, ertelenemez bir sorumluluktur!

Sayın Başkan, Değerli Meclis Üyeleri, yaşanan her deprem, tüm olumsuzluklardan önce biz mimar ve mühendisleri doğrudan etkiliyor. Bizler, bu şehrin güvenli yapılarını inşa etmekle görevliyiz.

Ancak kentsel dönüşüm süreçlerindeki bitmek bilmeyen bürokrasi, yeni projelerdeki karmaşık engeller, iş yapmamızı imkânsız hale getiriyor.

Artan maliyetler ve adaletsiz rekabet ortamında, emeğimizin karşılığını almak her geçen gün zorlaşıyor.

Bizim enerjimiz, şehrin geleceğine güven katmak yerine, bürokrasinin labirentlerinde, dolambaçlı yollarında kayboluyor.!

Çağımız teknoloji çağı dedik. Evet, demeye devam edeceğiz.

Ama biz mimar ve mühendisler, sadece binaları değil, geleceği de tasarlıyoruz.

Bunun için de en güncel bilgilere, en yeni teknolojilere erişimimiz hayati önem taşıyor.

Genç meslektaşlarımızın donanımlı bir şekilde sektöre adım atması için eğitim imkânlarının artırılması, bilgi paylaşımının kolaylaştırılması ve uluslararası iş birliklerinin önünün açılması gerekiyor.

Aksi takdirde, sadece binalarımız değil, vizyonumuz - görümüz de eksik kalır.

İstanbul Ticaret Odası bünyesindeki 29.Mimarlık Mühendislik Komitesi olarak, bu sorunların çözümü için var gücümüzle çalışıyoruz. Ancak bu mücadelede sizlerin de desteği olmadan başarıya ulaşmamız mümkün değil.

Gelin, ortak aklı kullanarak, mesleklerin itibarını yeniden inşa edelim, çalışma koşullarımızı iyileştirelim ve İstanbul'umuzun daha güvenli, daha yaşanabilir bir geleceğe sahip olması için birlikte mücadele edelim!

ŞİMDİ DE, ULUSLARARASI BİR HAKSIZLIĞA,

MODERN DÜNYANIN SİNSİ BİR DAYATMASINA DİKKAT ÇEKMEK İSTİYORUM:

Bilgisayar programlarının lisanslama modelindeki karanlık dönüşüm.

Bir zamanlar tek seferlik ödeme yaparak sahip olduğumuz, mesleğimizin vazgeçilmezi olan yazılımlar, şimdi sinsice kiralama sistemine dönüştürülüyor.

Bu, sadece bireysel kullanıcıların, küçük işletmelerin değil, tüm sektörün sırtına ağır bir yük bindiriyor.

Artık ürettiğimiz projelerin aracı olan yazılımların sahibi değil, sürekli borçlusu haline getiriliyoruz. Bu durum, keyfi fiyat artışlarına karşı çaresiz kalmamıza, tek bir tekelci şirkete bağımlı olmamıza ve internet bağlantısı olmadığında iş yapamaz hale gelmemize neden oluyor.

En acısı da, yıllarca emek vererek oluşturduğumuz eski projelerimize erişimimizin bile tehlikeye girmesi.! Bu, sadece ekonomik bir kayıp değil, aynı zamanda fikri mülkiyetimize yapılan bir saldırıdır.!

BU ULUSLARARASI BİR SÖMÜRÜDÜR!

İstanbul Ticaret Odası 29.Meslek Komitesi olarak bu haksızlığa karşı susmayacağız.! Bu uluslararası gaspın durdurulması için acil adımlar atılmasını talep ediyoruz.!

BU UĞURDA, İLGİLİ TÜM MERCİLERE HAYKIRIYORUZ:

Uluslararası platformlarda bu sömürüye karşı sesimizi yükseltmeli, kullanıcı haklarını koruyacak evrensel standartların oluşturulması için öncülük etmeliyiz!

Yazılım devleriyle masaya oturmalı, bu adaletsiz kiralama modelinin kabul edilemez olduğunu haykırmalı ve kalıcı, adil çözümler talep etmeliyiz!

Gerekirse, alternatif, yerli yazılım geliştiricilerini destekleyerek bu tekeli kırmalıyız!

Tüketici hakları yasalarımızı güncelleyerek, dijital ürünlerdeki bu tür keyfi değişikliklere karşı kullanıcıları koruyacak güçlü mekanizmalar oluşturmalıyız!

Odamız bünyesinde bir bilgi ve destek platformu kurarak, üyelerimizi bu konuda bilinçlendirmeli ve haklarını savunmaları için onlara yol göstermeliyiz!

Gerekirse, tahkim gibi alternatif çözüm yollarını değerlendirmeli ve üyelerimize bu konuda destek olmalıyız.! Unutmayın, değerli İstanbullular, değerli meclis üyelerim.!

Deprem kapımızda bekliyor ve teknoloji dünyasında da haklarımız gasp ediliyor.

Sessiz kalmak, boyun eğmek, geleceğimize ipotek koymaktır. Şimdi harekete geçme zamanıdır.! Birlikte sesimizi yükselterek hem şehrimizin güvenliğini hem de mesleğimizin onurunu koruyacağız.! Hepinize saygılarımı sunarım.

Metin Ağırman

Mimar, Harita Ve Kadastro Müh.

İTO 29.Mimarlık Mühendislik Komitesi Meclis Üyesi

 

Ali Bakaner

Demir dışı metaller.

1-İst. Organize sanayi. Bölgelerinde sorunlar.

2-İklim krizi, sözleşmesi, İklim kanunu geri çekildi

3-Demir dışı metaller hakkındaki gelişmeler, yerli üretim ve yabancı yatırım.

4-Şirketlerimizin içine düştükleri ekonomik sorunlar, konkordato-iflas anlaşması

ve batmakta olan şirketlerimiz korunması.

 

Şenol Aras

Hazır giyim konfeksiyon.

Ham madde, istihdam.

Mustafa Zeytin

İnşaat Malzemeleri

Dr. M. Çağrı Gündoğdu

Gözlükçülük ve Saatçilik

Webinar...?

 

Ali Kılıç

Kimyevi Madde.69

Ekonomik sıkıntılarımız.

Küresel Emperyal, kapitalist ülkelerin, bizim gibi gelişmekte olan ülkelere zararları.

Kazım Ekinci

Metal Ürünler Mutfak Ekipmanları

Türkiye yüzyılın başarıları

Meslek Liseleri…


#www.medyagunebakis.com,

#toplumsalmuhalefet,

#ökkeşbölükbaşı,


Diğer Haberler

  • DARBE KİMDEN GELİRSE GELSİN KARŞIYIZ..
  • TRABZONLULAR BİRLEŞİNİZ
  • SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI…
  • KUL VE MAHLÛKAT HAKKI..
  • ADAM OLMAK–OLAMAMAK VE GAZETECİLİK
  • SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI..
  • DERNEKLER KANUNUNA MUHALEFET
  • TrabzonSporKlübü

    Nasa

    Kentim_İstanbul

    Doga_İcin_Sanat

    ABD_USA

    Department_State

    TelerehberCom

    Google_Blog

    Kemencemin_Sesi

    Kafkas_Music

    Horon_Hause

    Vakıf_Ay

    Dogal Hayatı_Koruma

    Seffaflık_Dernegi

    Telerehber

    Sosyal_Medya

    E-Devlet

    Türkiye Cumhuriyeti

    BACK TO TOP