BASIN ÖZGÜR, GAZETECİ
HÜR OLMALI.!
3 Mayıs Dünya Basın
Özgürlüğü Günü Zorluklara Karşı Kamuoyunu Aydınlatma Yolunda Yiğitçe Uğraş
Veren Bütün Basın Emekçilerine Kutlu Olsun.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti
Yönetim Kurulu 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü nedeniyle bir açıklama yaptı.
Açıklamada gazeteciliğin suç olmadığına dikkat çekilerek “Ülke barışının
sağlanabilmesi için cezaevinde bulunan 159 gazeteci bir an önce serbest
bırakılmalıdır” denildi.
Cemiyet Yönetim Kurulu’nun
açıklamasında şu görüşler yer aldı: “1993 yılında Medya çalışanlarına ve basın emekçilerine
yönelik baskıları protesto etmek ve anımsatmak için Birleşmiş Milletler Genel
Kurulu 3 Mayıs’ları Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak belirlemiştir. Ne
yazık ki ülkemizde son 10 yıldır basın emekçilerinin üzerindeki yoğun baskı
kalkmak şöyle dursun her geçen gün biraz daha ağırlaşmaktadır.
Günümüzde yaşananlara kısaca bir
göz attığımızda düşünceyi ifade özgürlüğünün kamuoyunun haber alma, bilgilenme,
gerçekleri öğrenme hakkı olan basın özgürlüğünün, temel hak ve özgürlüklerin
bulunmadığı, adalet sisteminin hakça işlemediği bir ortamda nesnel bir
gazeteciliğin yapılamadığını saptayabilmek hiçte zor değildir.
OTO
SANSÜRÜN ETKİSİ HER ALANDA
Oto Sansürün Olumsuz
Etkisi Her Alanda Kendini Gösteriyor
Eleştiren,
soruşturan kısaca mesleğin gereklerini yerine getiren 159 meslektaşımız şu anda
cezaevinde bulunuyor. Yazılı, görsel ve işitsel medya kurumları üzerinde sansür
ve oto sansürün olumsuz etkisi her alanda kendini gösteriyor. Medya
sektöründeki işsizlik çığ gibi büyüyor. Muhalif gazeteler, muhalif
televizyonlar, radyolar OHAL gerekçesiyle kapatılıyor. Televizyonların TÜRKSAT
aracılığıyla yayın yapması engelleniyor.
GAZETECİLİK
SUÇ DEĞİLDİR
Halk
Tek Sesli Bir Toplumun Bireyleri Olmaya Mahkum Ediliyor. Çağdaş demokrasilerin çok sesli
toplumlarını gıptayla izler hale geldi halkımız. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti
Yönetim Kurulu olarak bir kez daha yinelemek istiyoruz; gazetecilik meslek
ilkelerine uygun yapıldığında en onurlu mesleklerden biridir.
Kamuoyu adına görev yapar, kamuoyu
adına iktidarları denetler. Gazetecilik demokrasiyle yönetilen hiçbir ülkede
suç değildir. Tutuklu gazeteci meslektaşlarımızın bir an önce serbest
bırakılması ülkede toplum barışının da yeniden sağlanmasına yardımcı olacaktır.
Buna kuvvetle inanıyoruz. İsterdik ki bu 3 Mayıs’ta medya sektörümüz için çok
daha başka şeyler konuşalım.
GAZETECİLER
DÖNEMLERİNİN TANIĞIDIR
Giderek
demokrasiden kopma yolundaki kendi iç sorunlarımızı değil, uluslararası alanda
gazetecilik başarılarımızla övünelim. Siyasi tarihimizde pek çok dönemde gazetecilik ağır
sınavlar vermiştir. Sıkıyönetimler, askeri darbeler, siyaseti vesayet altına
almak isteyen iktidarlar gazeteleri ve gazetecileri hedef almakta
gecikmemişlerdir. Oysa bir kez daha yineleyelim gazeteci dönemlerin tanığıdır.
Yaşanan olayları tarihe not düşer.
O sıkıyönetimler, gazetecilere yönelik o yargısız infazlar, iktidarların kendi
mecralarına sokmaya çalıştıkları yandaş yazarlar basın tarihinde sadece
yaptıkları kötülükler, insanlara verdikleri acılarla anılırlar.
Bu 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nün zorluklara karşı kamuoyunu aydınlatma
yolunda yiğitçe uğraş veren bütün basın emekçilerine kutlu olmasını diliyoruz.
İnanıyoruz ki zor dönemler geçecek, gazetecilere reva görülen bu zulüm bitecek,
buna sebebiyet veren siyasiler elbet bir gün gidecek ama gazetecilik hep var
olacak.”
@ Medya Günebakış
Ökkeş
Bölükbaşı, İstanbul – Nisan.2017 – okkesb61@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ -
okkesb@turkfreezone.com,
https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,- okkesb@gmail.com,
Ökkeş
Bölükbaşı, İstanbul – Nisan.2017 – okkesb61@gmail.com,
|