ANDIMIZ
CHP’nin müftü milletvekili İhsan Özkes, geçen sene, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın cevaplandırması talebiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi:
“İstanbul Kartal Ege Sanayi İlköğretim Okulu’nda Din Kültürü Ve Ahlak Dersinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Duasının Okutulduğu Doğru Mudur.?”
Çünkü... Bir gazeteci arkadaş, Çankaya Köşkü’ne gelen vatandaş mektuplarını Abdullah Gül’le birlikte derleyip, Cumhurbaşkanım Mektubunuz Var adıyla kitap haline getirmişti.
Bu kitapta, Abdullah Gül’ün her akşam okuduğu duaya da yer verilmişti.
Abdullah Gül yatmadan önce, “Allah’ım beni güvenilir kıl, kalbimi adalet, tevazu, şefkatle doldur, helalinden hizmet etme imkânı ver” diye başlayan uzunca bir dua okuyordu.
Hatta duanın bir bölümünde, “beni ve çalışma arkadaşlarımı taşıdığı yükün farkında olan insanlardan eyle” diye siyasi mesaj bile vardı.
İstanbul Kartal’daki ilköğretim okulunun din dersi öğretmeni, bu kitaptaki duayı, her gün okusunlar, ezberlesinler diye, öğrencilerinin defterlerine ödev olarak yazdırmıştı.
Müftü milletvekili de, velilerin şikâyeti üzerine bu soru önergesini vermişti.
Tayyip Erdoğan adına... Milli Eğitim Bakanı cevapladı. “Müfredata uygundur” dedi.
*
Mustafa Kemal’in Andımız’ı... Kafatasçı, Sakıncalı, Fuzuli. Abdullah Gül’ün Duası... Cümleten Âmin Yani.!
-------------------------------------------------------
Ahmet Hakan: Andımız Neden Kaldırılmalı.?
Ahmet Hakan Andımız'ın neden kaldırılması gerektiğini maddeler halinde sıraladı...
BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Andımız kaldırılsın çıkışının ardından her kesimden destekleyen ya da karşı çıkanlar oldu. Ahmet Hakan da Andımız'ın neden kaldırılması gerektiğini maddeler halinde sıraladı:
‘Andımız’ kalksın BENİM bunun için benim beş esaslı gerekçem var: BİR: Çoluk çocuğa her sabah “Türk’üm, doğruyum, çalışkanım...” diye yemin ettirmek, bir tür “yeni başlayanlar için resmi ideoloji” dersi vermek gibi bir şey... Herhangi bir ideolojiyi minik zihinlere kazımaya çalışmak, demokratik ülkelere yakışmaz. İKİ: Minicik çocukların hazır ol vaziyeti alıp, “Varlığım Türk varlığına armağan olsun” diye bağırtılmaları, fazlaca militarizm kokuyor. Okullara kışla muamelesi yapılmasından vazgeçilsin. ÜÇ: “Türk” olmak ne doğru olmanın, ne de çalışkan olmanın gerekçesidir. Ant içmeye alışan o çocuklar, büyüdüklerinde doğru olmayan, çalışkan olmayan Türklerle karşılaştıklarında bir travma geçirebilirler. Çocuklarda sebepsiz beklenti yaratmamak gerekir. DÖRT: Siz her ne kadar “Andımız’da geçen ‘Türk’ sözcüğü bir ırka işaret etmiyor, kuşatıcı bir sözcüktür o” deseniz de, “Türk’üm, doğruyum, çalışkanım...” cümlesi ifade edildiği andan itibaren, bazı akıllara mutlaka “Kürt’üm, doğruyum, çalışkanım...” cümlesi gelir. Kaçışı yoktur bunun. BEŞ: Madem “Kara önlüğe paydos” denilebiliyor, o halde “Andımıza paydos” da denilebilmeli. Sonuçta kutsal bir metin değildir bu... Tabu da değildir. Hem hani zaman bize uymazsa, biz zamana uyacaktık.? Ahmet Hakan / Hürriyet
Hüseyin IRMAK, İstanbul – Aralık.2013 - hsyirmak@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ - okkesb@telmar.net,
https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi
MEDYAJANS – Toplum Dinamikleri Fikir Ajansı
Sosyal, Kültürel, Ticari, Eğitim ve Sanatsal Alanlarda;
Düşünce Üretimi. Paylaşımı. Toplum Yararına kullanımı.!
Bilgi Sahibi Olmadan Fikir Sahibi Olunamaz.! Olunsa olunsa;
Ancak Başkalarının Fikirlerini Tekrarlayan Papağan Olunur.
Hüseyin IRMAK, İstanbul – Aralık.2013 - hsyirmak@gmail.com, |