ZEYTİNLİKLERİNİN ÖLÜM FERMANINA HAYIR.!
Salih Madra’nın Change.Org/Zeytinhayattir Adresinde Kampanya Yürütüyor
Türkiye’de 500.000 Çiftçi Ailenin Geçim Kaynağı Olan Zeytin Arazilerini Enerji, Maden Arama Ve İmar Projelerine Açacak Yasa Tasarısının Onaylanmasına Karşı Çıkıyor.
Önce; 13 Zeytin Ağacı Dozerle Söküldü. Köylüler Zeytinlerin Başında Sabaha Kadar Nöbet Tuttu.!
Her şey, Soma’da Kolin İnşaat’ın kömürle çalışacak bir termik santral kurma planlarıyla başladı. Santral planlanan arazi zeytinlik, arazinin acele kamulaştırma davası sonuçlanmamış, üstelik acele kamulaştırmaya karşı da dava açılmış durumda. Yani o dozerin oraya girebilmesi için, henüz sonuçlanmış bir şey yok ortada. Bütün bunlara rağmen 18 Eylül gecesi, zeytinler dozerle sökülmeye başlandı.
Maalesef yasal engellere rağmen, Soma Yırca’daki üzeri zeytin ağaçlarıyla dolu bu araziye girildi. Gecenin karanlığında 13 ağacı söken dozerler, köylülerin direnişi ile şimdilik durduruldu. Köylüler bütün gece nöbet tutarak zeytinleri korudular.
Eminim hepimiz zeytin ağaçlarına sarılmak, onları dozerlerden korumak, yaşatmak istiyoruz. Fakat hepimizin, yani kampanyaya destek veren 144.500’den fazla insanın oraya birlikte gitmesi mümkün değil. Peki, sessiz mi kalacağız.? Oraya gidip nöbet tutamıyorsak da, bu haberi ve kampanyayı imzalayıp paylaşmaya devam ederek daha fazla kişiye duyurabiliriz. Böylece nöbetini tutamayan insanlar da atacakları imzalar ve yapacakları paylaşımlarla birçok kişinin daha sesini katabilir bu mücadeleye.
Lütfen hemen kampanyayı imzala. Arkasından Facebook’ta paylaş, Tweetle, ulaşabildiğin herkese duyur. Sessiz kalma. Ayrıca, bu maili listendeki kişilere ileterek yaşanan zeytin kıyımından haberdar olmalarını sağla.
Haberler geldikçe paylaşmaya devam edeceğim,
#ZeytinHayattır demek için, mücadeleye devam
Salih Madra
Ayvalık Zeytin Üreticileri adına´
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul –Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,
https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul –Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
Türkiye’nin Zeytinliklerinin Ölüm Fermanına Hayır.! #Zeytinhayattır.
Zeytin, Kültürümüzün, Yemeklerimizin, Ege’nin Olmazsa Olmazı Şimdi Bu Topraklardan Göçüp Gitmek Üzere, Bölgede En Büyük Zeytin Üreticisi Olan Türkiye, Kendi Elleriyle Zeytini Öldürmeye Kalkıyor.
2006 yılından beri defalarca kez denendiği gibi bu kez de zeytincilik ve doğa katledilmek isteniyor. Meclis’e getirilen yasa tasarısı onaylanırsa, ne sofralarda zeytin eskisi gibi olacak, ne de zeytincilik… Barışın sembolü Anadolu topraklarından sökülüp atılacak!
Şimdi, bu kampanyayı imzalayarak yetkililerden zeytinliklerden ellerini çekmelerini ve zeytinin ölüm fermanı anlamına gelen yasa tasarısını iptal etmelerini isteme zamanı.!
Eğer yasa tasarısı onaylanırsa, zeytinliklerimiz madencilerin, enerji şirketlerinin, yol müteahidlerinin ve inşaat devlerinin arka bahçesi haline gelecek. Bugün hepimizi besleyen, yüzlerce aileyi doyuran topraklar birer şantiye, zehir depolama sahası olacak.
Yeni yasa, zeytinlikleri bu faciaya açmakla kalmıyor, zeytinliğin tanımını toptan değiştiriyor. Bu tasarıyla, 25 dönümden (25.000 metrekare) küçük zeytinlikler sıradan arazi olarak görülüyor. Türkiye’deki zeytinliklerin ortalama büyüklüğünün 10 dönüm olduğu düşünülürse, yasa tasarısının çaldığı tehlike çanları daha da yakından duyuluyor.
Hep beraber harekete geçerek zeytinlikleri kurtarabilir, tüm Türkiye’nin bu konudan haberdar olup kenetlenmesini sağlayabiliriz. Lütfen kampanyayı imzala, paylaş, duymayan kalmasın.
Umutla, Başlatan; SALİH MADRA - BALIKESİR, Türkiye
Kime: Emin Haluk AYHAN, Erdal AKSÜNGER, Mehmet Ali Susam, Hüseyin Üzülmez, Alim Işık Osman Aydın, Kemak Değirmen, Ali Ercoşkun Mustafa Öztürk, Hüseyin Filiz, M. Galip Ensarioğlu, Mehmet Erdoğan, Orhan Karasayar, Metin Külünk, Ünal Kaçır, Omsan Boyraz, Soner Aksoy, Ahmet Erdal Feralan, Ömer Selvi, Özlem Yemişçi, Hasan Ören, Bahattin Şeker, İbrahim Binici, Erdan Candan, Ümit Özgümüş, SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ & TEKNOLOJİ KOMİSYONU, Komisyon Başkanlığı Halil MAZICIOĞLU, İbrahim Yiğit, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı, Mehmet Erdoğan, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanvekili, Tülay Babuşçu, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Katip Üye, Mehmet Erdem, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Sözcüsü, Hüseyin Samani, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi, Bünyamin Özbek, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi, Bedrettin Yıldırım, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi, Adnan Yılmaz, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi, Mehmet Sarı, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi, Ramis Topal, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi, Seyfettin Yılmaz, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi, Halil Aksoy, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi, Doğan Şafak, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi, Yunus Kılıç, Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi,
T.C. Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Gn. Md’lüğü Tarafından 16.6.2014 Tarihinde Sayı:31853594-101-505-2659 ile TBMM Başkanlığına göderilen ve 18/6/2014 tarihinde ENo:1/939 komisyonunuza sevk edilen ‘’Elektrik Piyasası Kanunu ile Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’’ nın Madde 3 ve Madde 5 te yapılması teklif edilen 26/1/1939 tarih ve 3573 sayılı kanundaki değişikliklerin tasarıdan çıkarılmasını aşağıda sunduğumuz nedenlerden ötürü saygılarımızla rica ederiz.
*Söz konusu değişiklikler zeytinlik alanlarına telafisi imkânsız ve geri dönüşü olmayan zararlar verecektir. *Madra ve Kaz dağlarıyla Kuzey Ege’den başlayan ve Muğla’ya kadar uzayan zeytinlikler, orman arazileri ve yaban alanları tahrip edilecektir. *Yeşile, toprağa ve suya verilecek zararlar bölgelerin ana geçim kaynağı olan zeytiğn ve turizm gelirine darbe vuracaktır. *Aynı tasarı daha önce 2006 ve 2009 da Meclis Araştırma Komisyonlarında hatta Genel Kurulunda tartışılmış ve mevcut kanun korunması kararı alınmıştır. *Geçerli 26.1.1939 tarih ve 3573 sayılı kanundaki zeytinlikleri bütün koruma maddeleri bilimsel nedenlere dayanmaktadır *Dünya Zeytin üretiminin yüzde 70 civarını sağlayan Avrupa Birliği ülkelerinde -Zeytinlik alanları koruma altında olup UNESCO tarafından ‘’dünya mirası’’ kabul edilmesi çalışmaları sürmektedir -AB ülkelerde ‘’zeytin yetiştirilen parsel’’ tanımı 1 dekardır. Yani 1 dönümlük zeytinlik ‘’zeytinlik sahası’’ olarak kabul edilmektedir. Yeni tasarıdaki en az 25 dekarlık ‘’zeytinlik sahası’’ tanımı hem AB tanımlarına hemde ülkemizdeki ortalama zeytinlik ölçüsüne uymamaktadır. *500.000 zeytinci ailelerinin tamamı ve zeytincilikle ilgili STK ve diğer organizasyonlar bu tasarıya karşıdır. Konuyu inceleyerek gündeminize gelecek ‘’3573 sayılı ile Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun’’daki değişikliklerin reddedilmesi veya geri çekilmesini rica ederiz. Saygılarımla,
Kolin Grubu tarafından termik santral yapılacak bölgedeki zeytin ağaçlarının kesilmemesi için nöbet tutan köylülere şirketin güvenlik görevlileri saldırdı, bir köylü başından yaralandı. Şirketin dozerleri alana girdi, 6 bin zeytin ağacı kesildi. Dört kişi özel güvenlik görevlileri tarafından kelepçelendiği ve 4 kilometre uzaklıktaki bir barakaya kapatıldığı iddia edildi. Yırca Mahallesi’nde yaşayanlar, güvenliği sağlamak için bölgeye gelen askerlerin önünde diz çökerek adeta yalvardı. CHP milletvekili Özgür Özel ise 'Sabah 06.00'da teyzelerin feryatlarıyla uyandım. 5 bin ağaç kalmıştı, hepsini kesmişler. Güvenlik görevlileri yakın yörelerden toplanmış. Köylü çocuğuna köylüyü üç kuruş için dövdürene lanet olsun' dedi.
MUHTAR AKIN, "6 BİN ZEYTİN AĞACI KESİLDİ"
3 saat sonra da dozerlerle termik santralin yapılacağı alana girilip, aralarında hasat edilmemiş asırlık olanların da bulunduğu zeytin ağaçları kökünden söküldü. Takviye olarak jiletli tellerle çevrilen alanda termik santrali inşa edecek şirketin özel güvenlik görevlileri etten duvar örerek nöbet tutan mahalle sakinlerinin alana girişini engelledi. Ağaçlar kesildikten sonra olay yerine giden jandarma ekiplerine, köylüler tepki gösterdi. Yırca Köyü Muhtarı Mustafa Akın "Kesilecek ağaç kalmadı, 6 bin zeytin ağacı kesildi gitti" dedi...
Haberin tamamı için: http://www.hurriyet.com.tr/gundem/27533366.asp
Soma'da Yırca Mahallesinde 6 Bin Zeytin Ağacı Kesildi
Manisa'nın Soma ilçesi, Yırca Mahallesi'nde, Kolin Grubu tarafından termik santral yapılacak bölgedeki zeytin ağaçlarının kesilmemesi için nöbet tutan köylülere şirketin güvenlik görevlileri saldırdı, bir köylü başından yaralandı. Şirketin dozerleri alana girdi, 6 bin zeytin ağacı kesildi. Dört kişi özel güvenlik görevlileri tarafından kelepçelendiği ve 4 kilometre uzaklıktaki bir barakaya kapatıldığı iddia edildi.
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul –Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,
https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul –Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
Türkiye’de zeytinciliğin sonu olacak yasa tasarısına karşı başlattığımız kampanyaya Uluslararası Slow Food Derneği Başkanı Carlo Petrini’den destek geldi. Bu konuda yayınlanan basın açıklamasını sizlerle aşağıda paylaşıyorum:
Salih Madra’nın change.org/zeytinhayattir adresinde yürüttüğü kampanya TBMM’de görüşülmekte olan ve Türkiye’de 500.000 çiftçi ailenin geçim kaynağı olan zeytin arazilerini enerji, maden arama ve imar projelerine açacak yasa tasarısının onaylanmasına karşı çıkıyor. Kampanyayı şu ana kadar Türkiye’den aralarında senarist Gülse Birsel, yönetmen Ezel Akay ve Şef Mehmet Gürs’ün de bulunduğu 153.000’in üzerinde kişi destekledi. 2004 yılında Times dergisi tarafından yılın kahramanları arasında seçilen Carlo Petrini'den Uluslarası Slow Food Hareketi olarak aşağıdaki açıklamayla Türkiye’de zeytinciliğin sonu olacak yasaya karşı Salih Madra'nın başlattığı kampanyaya uluslararası boyutta destek geldi.
“Slow Food, şu anda TBMM’de görüşülmekte olan” Elektrik Piyasası Kanunu ile Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”yasa tasarına şiddetle karşı çıkıyor. Bu yasa tasarısına göre, 2,5 hektardan küçük zeytinlikler sıradan araziler olarak tanımlanacak. Bu yasa zeytincilik için kullanılan arazilerin maden ve enerji santralları dâhil her türlü yapılaşma için uygun zemini sağlayacak. Bu yasa bin yıldır zeytincilik için kullanılan arazilerin her türden ranta açılmasına sebep olacak: maden, enerji ve inşaat. Türkiye’nin dünya liderleri arasında olduğu zeytin ve zeytinyağı üretime bu yasanın yıkıcı bir ekonomik etkisi olacak. Burada tehdit altında olan sadece tarımsal geçim kaynakları ve kültür değil, yıl be yıl, sonsuza dek hasat veren sürdürülebilir zeytin üretimi. Zeytinliklerin ortalama 1 hektar olduğu bir ülkede, bu yasayla, 500.000 çiftçi ailenin geçim kaynağı tehlikeye atılıyor. Bu yasa zeytinin en önemli sembollerinden biri olduğu Türkiye gastronomisini yoksullaştıracaktır. Zeytin yetiştiriciliğinin geçmişi Ege kıyılarında binlerce yıla dayanır. Bizler bugün, ulusların, gıda bağımsızlığının küçük üretici çiftçilerin ve kırsal toplumun sürdürülebilir gelişmesine vesile olacak özel amaçlı politikalarla sağlanabileceğini idrak ettikleri tarihi bir dönemde yaşıyoruz. Bu yasa bunun tam tersi yönünde hareket etmekte. Biz, Slow Food olarak Türkiye hükümetinin tasarıyı Meclis’e dahi gelmeden iptal etmesini ve Türkiye Meclisi’nin bu yasayı asla onaylamamasını talep ediyoruz.”
Duyuruyu aşağıdaki butonları kullanarak paylaşabilirsiniz.
13 zeytin ağacı dozerle söküldü. Köylüler zeytinlerin başında sabaha kadar nöbet tuttu.! Her şey, Soma’da Kolin İnşaat’ın kömürle çalışacak bir termik santral kurma planlarıyla başladı. Santral planlanan arazi zeytinlik, arazinin acele kamulaştırma davası sonuçlanmamış, üstelik acele kamulaştırmaya karşı da dava açılmış durumda. Yani o dozerin oraya girebilmesi için, henüz sonuçlanmış bir şey yok ortada. Bütün bunlara rağmen zeytinler dozerle sökülmeye başlandı. Maalesef yasal engellere rağmen, dün gece, Soma Yırca’daki üzeri zeytin ağaçlarıyla dolu bu araziye girildi. Gecenin karanlığında 13 ağacı söken dozerler, köylülerin direnişi ile şimdilik durduruldu. Köylüler bütün gece nöbet tutarak zeytinleri korudular. Eminim hepimiz zeytin ağaçlarına sarılmak, onları dozerlerden korumak, yaşatmak istiyoruz. Fakat hepimizin, yani kampanyaya destek veren 142.500’den fazla insanın oraya birlikte gitmesi mümkün değil. Peki sessiz mi kalacağız? Oraya gidip nöbet tutamıyorsak da, bu haberi ve kampanyayı paylaşmaya devam ederek daha fazla kişiye duyurabiliriz. Böylece nöbetini tutamayan yapacağı paylaşımlarla birçok kişinin daha sesini katabilir bu mücadeleye.
Lütfen hemen aşağıdaki butonlara tıkla bu haberi Facebook’ta paylaş, tweetle ulaşabildiğin herkese duyur, sessiz kalma. Ayrıca, bu maili listendeki kişilere ileterek dün yaşanan zeytin kıyımından haberdar olmalarını sağla. Haberler geldikçe paylaşmaya devam edeceğim, #ZeytinHayattır demek için, mücadeleye devam Salih Madra -Ayvalık Zeytin Üreticileri adına
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul –Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,
https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul –Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
Ben Tenedos Bozcaada,
Ne zaman canınız sıkılsa ve özgürlüğü arasanız koşup bana geldiniz. Koylarımdan serin sularıma girdiniz. Kekik kokan bağların arasında dolaşıp, Polente Feneri'nde bir kadeh şarapla gün batımını izlediniz. Ürkek gözlerle kirpiler, tavşanlar da sizleri izledi. Bir sonbahar akşamında evlerin bacalarından sokaklara yayılan yanmış kütük kokularını çektiniz içinize. Yakamozlar, samanyolu ve mehtap aşkı anlattı yüzyıllar boyu.
Ya şimdi! Üzerime yapılan bir imar planıyla yok edilmek üzereyim. Durdurun bunu! Bir ses verin! Bir imza verin!
Save Bozcaada, Save Nature
Whenever you get bored and wish for freedom, you go to Bozcaada, Tenedos. You dive into its’ cool water from its’ untouched bays. While you stroll around among its thyme-smelling vineyards and watch the sunset with a glass of wine from Polente Lighthouse, its’ porcupines and rabbits gaze you with timid looks. At an autumn night, you breath in the smell of the burned wood that spread from houses. Sea sparkles, milkyway and moonlight have been telling the story of love for hundreds of years through it.
Alas.! Now, it is about to be destroyed by a master zoning plan.
İdris GÜLLÜCE, Çevre ve Şehircilik Bakanı T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı
Bozcaada İlçesi 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planının durdurulması Bozcaada bir doğal ve kentsel sit, tarımsal niteliği korunacak alan olarak tescil edilmiştir. Son yıllarda uluslararası platformda da adını duyurarak dünyanın en güzel 4. adası ve Avrupa'nın en iyi adası ilan edilen Bozcaada'nın korunarak gelişmesi sağlanmalıdır. Ancak hazırlanan yeni 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planının bazı hükümleri koruma hedefi ile çelişmektedir. Yine genel hükümler içermesi gereken 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planında kişiye özel ayrıcalık sağlayan maddeler bulunmaktadır. Ayrıca yönetmeliğe göre Koruma Amaçlı İmar Planları ve Çevre Düzenleme Projeleri hazırlanırken idare tarafından, plan yapılacak alanda ilgili meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, üniversitelerin ilgili bölümleri yanında koruma alanı içinde yaşayan hane halkları ve faaliyet gösteren işyeri sahipleri ve etkilenen hemşehrilerin, plan oluşturulmadan önce ve sonra görüşlerinin alınması gerekirken, bu yapılmamıştır. 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı bu şekliyle onaylanırsa kıyıların yapılaşması, bağların turizme ve yapılaşmaya kurban edilmesi sonucunu getirecektir. Bu uzun vadede turizmin de göçmesine sebep olacaktır. Yukarıda belirtilen nedenlerle, Çanakkale İli Bozcaada İlçesi 2025 Yılı 1/25000 Ölçekli Çevre Düzeni Planının durdurulmasını ve özellikle de yapılanma koşullarının Bozcaada tabiat ve kültür varlıkları ve ada ölçeği gözönüne alınarak yeniden düzenlenmesini talep etmekteyim. Bozcaada is registered as a “protected site” as far as agriculture, nature and urban develeopment is concerned. Bozcaada, which got famous and became the 4th beautiful island of the world and the most beautiful island of Europe during the last few years, should develop with care. However, some articles of the new 1/25.000 Environmental Plan is contradictory with the protection promise and aim. Although the new 1/25.000 Plan must include general provisions, there are articles which provide personal gains and privileges.
Also, according to the regulations, during the preparation of Reconstruction Plans For Protection and Environmental Landscaping Projects, the administration should have received the opinions of related trade associations, non-governmental organizations, related departments of universities as well as households and business owners that live inside the protected site before and after the plan is created. If 1/25.000 Environmental Plan is legalized with its’ current form, it is going to lead to the housing of shores and the destruction of vineyards for the sake of touristic facilities and housing. Thus, this will lead to the loss of agriculture -which is crucial for the islanders, loss of vineyard culture - a culture that has been the part of the island for thousands of years- immigration and the downfall of tourism on the island. For the reasons stated above, I indent this signature for the prevention of 1/25.000 Environmental Plan of Bozcaada (Tenedos), Çanakkale -Turkey for 2025 and for the revision of the conditions for housing and construction with regard to the cultural and natural properties of Bozcaada (Tenedos) and the island's landscape. Best regards, Saygılarımla,
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, yeni çevre planıyla imara açılması gündeme gelen Bozcaada için referandum yapılmasını önerdi.
- Bu haberi Twitter ve Facebook'ta paylaşarak daha çok kişinin haberdar olmasını sağlayabilirsin.--
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce İstanbul Esenler Oruç Reis Mahallesi’nde katıldığı bir kentsel dönüşüm toplantısında, Bozcaada ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Güllüce, “Bozcaada’da bir kıyamet koparılıyor. Dün CHP ’li milletvekilleri gitmiş. ‘Bozcaada’dan para kazanılacak’. Kim kazanacak, neyi kazanacak? İnsanlar konuştuğu sözün altını doldurarak konuşması lazım. 1/100000’lik plan yapılmış. Bu planda Bozacaada’nın neresinin nasıl olacağını nereden anlamışlar ki.?
Plan tekniği olarak bir kere o konuştukları mümkün olmayan bir şey” dedi.
Güllüce, “100 binlik planda bunu göremezsiniz. Bizim önerimiz var şimdi buradan duyuruyorum; orada oturan herkesin, oturanları kastediyorum, ikameti orada olan herkesin referandumuyla talep edilsin ve belediye başkanı bir plan yapsın. Bizim 100 bine de itiraz etsin bire bir uygularız. Vatandaş ne diyorsa o olsun. Tekrarlayayım onu ben, referandumla evet-hayır yaptırsın. Belediye başkanı ‘vatandaş istemiyor’ falan diyor ya, ‘bu yüzbinler böyle değil’ diye yürüyor ya milletvekilleriyle beraber, o vatandaşların istediklerini plana yansıtsın biz de uygulayalım. Öyle boşuna konuşmanın da gereği yok” diye konuştu. Haberin tamamı için: http://www.radikal.com.tr/cevre/bozcaada_icin_referandum-1218085
Bozcaada için referandum! - #Çevre
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce İstanbul Esenler Oruç Reis Mahallesi'nde katıldığı bir kentsel dönüşüm toplantısında, Bozcaada ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Güllüce, "Bozcaada'da bir kıyamet koparılıyor. Dün CHP 'li milletvekilleri gitmiş. 'Bozcaada'dan para kazanılacak'. Kim kazanacak, neyi kazanacak.? İnsanlar konuştuğu sözün altını doldurarak konuşması lazım. 1/100000'lik plan yapılmış.
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul –Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,
https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul –Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
BEBEK RİSK ALTINDA
BEBEK SEMT GİRİŞİMİ TÜM HALKIMIZI EŞSİZ BEBEK’İMİZİ KORUMAYA ÇAĞIRIYOR
İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’ne bağlı İSPARK, şimdi de denizlere el attı. İSTMARİN adı altında, Bebek Koyu’na ve kıyılarına 300 teknelik ve 150 araçlık, hiçbir şekilde kabul edilemez bir yapılaşma girişiminde…
BEBEK RİSK ALTINDA
Bilim insanlarına ve denizcilere göre, İstanbul Boğazı dünyanın uluslararası trafiğe açık en dar ve tehlikeli su geçitlerinden biri. Yıllar içinde, Boğaz’da pek çok ölümcül ve çevre faciası yaratan gemi kazaları yaşanmış. Günümüz radar sistemine rağmen Boğaz’da deniz kazaları riski devam etmekte.
- İnsan faktörü
- Dümen kilitlenmesi gibi mekanik arızalar
- Akıntılar
- Sis ve fırtına gibi olumsuz hava koşulları her an Boğaz’da kazalara neden olabilir.
Uluslararası su yolu olarak Boğaz’dan senede 50.000 gemi geçmekte.
Bunlardan 10.000 kadarı tehlikeli kargo taşımakta.
Her geçen gemi Boğaz kıyılarındaki insan yaşamı, tarihi yapılar ve çevre açısından birer risk.
Bebek, Boğaz’ın en dar yerine yakın olan çok eski, tarihi bir yerleşim yeri. Semtimiz yıllar içinde nice deniz kazaları da yaşadı.
Tekne Park’ta bağlı olması düşünülen 300 teknenin herbirinin içinde ortalama 400 litre yakıt olduğunu varsayarsak, tehlikeli yük taşıyan bir geminin kaza yapması halinde, meydana gelecek zincirleme patlamalar ve yangınlar sadece denizde kalmayacak.
TÜM BEBEK’LİLERİN CAN VE MAL GÜVENLİĞİNİ TEHDİT EDECEK.
Her geçen gün yoğunlaşan Bebek sahil yolu trafiği Tekne Park’ın yapılması ile tamamen felç olacak.
Bebek İskelesi’ne Şehir Hatları vapurları yanaşamayacak, iskelemizin kullanımı kısıtlanacak. Toplu taşımada deniz yolu kullanımı elimizden alınacak.
Zehirli tekne boyaları ve kimyasalları, kaçak boşaltılan sintine suları çevreyi kirletecek ve deniz canlılarıyla birlikte biyolojik dengeye zarar verecek.
Semtimize gelen her vatandaşın sahil şeridinde yürüme ve Bebek’in doğal güzelliklerini yaşama hakkı elinden alınıyor.
İleride İSTMARİN’in özelleştirilmesi halinde kıyılarımız halkın elinden alınarak satılmış olacak.
BEBEK SEMT GİRİSİMİ OLARAK, BU OLUMSUZLUKLARI BEBEK’E DAYATAN İSPARK VE İSTMARİN’E DUR DİYORUZ.!
SEN DE BEBEK’İMİZİ KORUMAYA KATIL - BU YAZIYI İMZALA VE DOSTLARININ İMZALAMASI İÇİN ONLARA DA İLET.
Bebekliler Derneği/Bebek Semt Girişimi
Kime: Kadir Topbas, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İdris Güllüce, Çevre ve Şehircilik Bakanı Lütfi Elvan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı
Tüm İstanbul’un incisi olan BEBEK’i birlikte KORUMAYA, güzelleştirmeye EVET, TEKNE PARKA HAYIR.!
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
http://www.medyagunebakis.com/ -okkesb@turkfreezone.com,
https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,
Ökkeş Bölükbaşı, İstanbul – Kasım.2014 - okkesb@gmail.com,
Change.org Türkiye’de 2. Yaşını Kutladı.!
İmza kampanyalarına destek vererek katıldığınız platform, dünyanın en büyük imza kampanyası olarak, 196 ülkede, değiştirmek istedikleri şeyler için insanlara imkân sağlamaya devam ediyor.
Türkiye’de 2 sene önce 3 kişilik bir ekiple bu yola çıktığımızda, sen ve senin gibi duyarlı insanların ses getiren ve sonuca ulaşan kampanyalara imza atacağından şüphemiz yoktu.
Nitekim Adalete Fener Yak, Zeytin Hayattır, Soma Son Olsun, Kitap Okuyan Çocuklar, MS Hastalarının Tedavisi ve Kaş Yunus Parkı gibi toplumun her konudaki hassasiyetini yansıtan sayısız kampanyaya ev sahipliği yaptık.
Sizlerle beraber 2. yaşımızı kutlamanın heyecanının yanı sıra Türkiye’de 3 milyon kişinin bir araya geldiği bir platform olmanın mutluluğunu da yaşıyoruz.
Bugün Change.org’da her hafta en az 3 kampanya sonuca ulaşıyor. Bu iki yılda 230’un üzerinde kampanyanın talebi muhataplar tarafından kabul edilerek başarıya ulaştı. 3 milyon insan, her geçen gün artıyor ve her geçen gün bu insanlar başarılı kampanyalara imza atmaya devam ediyor.
Bu sevincimizi paylaşmanın en doğru yolunun değişimin mimarları olan sizlerle bir araya geldiğimiz bir yaş günü partisiyle kutlamak olacağını düşündük.
Aşağıda detaylarını bulabileceğin etkinliğimizde seni aramızda görebilirsek çok seviniriz. Lütfen gel, bu değerli kampanyacılarla beraber değişimin umudunu birlikte taşıyalım.
Sevgilerimizle,
Dr. Uygar Özesmi
Doğu Avrupa ve Batı Asya Direktörü
Change.org
---
Ne zaman: 30 Eylül 2014, Salı 19.30
Nerede: Galatasaray, Cezayir Restoranı, Hayriye Cd No:16, Beyoğlu |