MUHTARLARDAN SONRA İL MÜFTÜLERİ BEŞTEPE’DE

Müftülere Söyleyecek Sözü Vardı. 19 Ağustos Çarşamba Günü İl Müftüleri Beştepe’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Misafiriydiler.

Paylas:
  • Facebook'da Paylaş
  • Twitter'da Paylaş

MUHTARLARDAN SONRA İL MÜFTÜLERİ BEŞTEPE’DE

Müftülere Söyleyecek Sözü Vardı. 19 Ağustos Çarşamba Günü İl Müftüleri Beştepe’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Misafiriydiler.

Toplantıyı tesadüfen canlı yayında izledim, notlar aldım. Böyle bir toplantı Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından da yapılabilirdi. Bizzat Cumhurbaşkanının il müftülerini toplaması  bende Diyanet’i ve müftüleri kendine bağlama mesaisi gibi bir kanaat uyandırdı.  

İl müftülerinin Cumhurbaşkanı tarafından misafir edilmeleri normal koşullarda dikkat çekmez, ancak “rejim değişmiştir” dedikten sonra bu toplantı yapılıyorsa ve müftülere bundan sonra ne yapmaları gerektiği üzerine bir takım direktifler veriliyorsa, bu toplantının fotoğraf başlığı ona göre olur.  Fiili olarak başkanlık sistemine geçtiğini müftülere hissettirmek istemiş olabilir diye düşündüm.

Elbette müftülere ne dediği önemli. Canlı yayında aldığım kısa notlar şöyle:

AÇILIŞI BESMELE ÇEKEREK YAPTI.

... Ölü yıkayıcısı olmaktan bugüne geldik, eğitimli imamlar olduk. 85 bin cami, 125 bin din görevlisi var. Birliğe ihtiyacımız var. Güneydoğuda görev yapan kardeşlerime büyük görev düşüyor. Değişen koşullara göre halkla yakınlaşmalıyız. Müslüman Müslümanı “Allahü ekber” diyerek öldürüyor. DAEŞ’e karşı uyanık olmalıyız. Beş vakit namazla sınırlı bir mesai yetmez. Camilerden silah çıkıyor. Bundan sonraki süreç farklı olacak. Bu buluşma yeni bir dinamizmin başlamasına vesile olsun.

DAEŞ’in Önünü Kesecek Bir Yol Mutlaka Olmalı...

Bu konuşmada itiraz edeceğimiz bir şey yok. Ancak rejim değişti, başkanlık sistemine geçtik gibi bir niyetle müftüleri toplamışsan işin şekli değişir.

“Sistem değişti” diyorsun, peki bu ülkenin yönetim şekli ne oldu?

Değişen sistemlerimize bakalım.

Kamucu eğitimden piyasacı eğitim sistemine geçirildik...

Kamucu sağlıktan piyasacı sağlık sistemine geçirildik...

Kamucu tarımdan piyasacı tarım sistemine geçirildik...

Birer birer küresel piyasaya eklendik. Bunun adı sömürge sistemidir.

Devletin Dili Türkçe Olmaktan Çıktı. Okullarda Eğitim Dili İngilizce Oldu. Bu Da Sömürgeciliğin Dilidir.

Parlamenter sistem de değişiyor, çok partili sistemden tek partili sisteme geçtik, farklı görüşler bir araya gelip bir hükümet kuramıyor.

Biliyoruz ki bir rejim değişikliğine gidilirken önce sistem laçkalaştırılır sonra “böyle olmuyor değiştirelim” denir. Eğitimde ve sağlıkta bunu çok açık görüyorsunuz.

Sırada Diyanet sisteminin değiştirilmesi var, öyle görünüyor. Zaten bir süredir çok kötü kitaplar hazırlıyordu; “Kırk hadis kırk karikatür”, “Cemil dede nazma surelerini anlatıyor” gibi. Ayrıca Hz. Muhammed’in Hayatı kitaplarında pornolara varan rezaletler...

Gelin Rize Kıble Dağı camisini konuşalım.

Dağa Taşa Cami Yaptırmışız, 85 Bin Tane Camimiz Var.

Bir tek Kıble Dağı eksikti. Uzak ve yüksek bir dağın tepesinde bu camiye Cuma namazına kaç kişi gider? Bırakın vakit namazlarını, Cuma namazına gidecek cemaati yoktur bu caminin. Şan olsun memlekete diye cami yatırmışız. Cami yaptırmak İslama hizmet olmaktan çıkıp bir saltanatın reklamına dönüşüyorsa bundan İslam değer kaybeder. Kavramların değer kaybetmesi toplumda çürümeye yol açar. Çürümüşlükten yeni marazi tipler doğar, onlarla savaşmak zorunda kalırsın. Sonra da toplarsın imamları dersin ki halkla beraber olun, vs.

Gece yarısı çakalların ürüdüğü Kıble Dağı gibi tenha tepede yaptığın süs camisine tayin edeceğin imamın can güvenliğini bile koruyamazsınız. Cuma namazına gelecek cemaat bulamaz, bırak sabah namazına geleni.

Diyanet’in elinden cami yaptırma yetkisini alıp belediyelere vereceksin, önüne gelen reklam olsun diye cami yaptıracak, Ardeşen’de ünlü bir iş adamının yaptığı gibi isteyen bahçesine süs camisi yaptıracak ve siz “Allah için yapıldı” diyeceksiniz bunlara. Allah için söyleyin ey Rizeli hemşerilerim, şu Kıble Dağı camisi hangi ihtiyaçtan yapıldı?

Bir toplumda çürümenin göstergeleri başka nedir.?

Mahiye Morgül, 20.8.2015

Mahiye Morgül, Ankara Ekim.2016 -–- mahiye@gmail.com,

http://www.medyagunebakis.com/ - okkesb@turkfreezone.com,

https://twitter.com/okkesb ----–------ E.mail: okkesb@telmar.net,

https://www.facebook.com/okkes.bolukbasi,- okkesb@gmail.com,

Mahiye Morgül, Ankara Ekim.2016 -–- mahiye@gmail.com,


Diğer Haberler

  • DULKADİROĞULLARI İKİNCİ KEZ BULUŞTU
  • NARİN CİNAYETİ’NİN AÇIĞA ÇIKARDIĞI GERÇEKLER
  • KAHRAMANMARAŞ YEREL BASINI VETO EDİLDİ
  • MAVİ VATAN, YAVRU VATAN, ANA VATAN
  • BASKIN BASANINDIR.!
  • İTALYA'YA GÖTÜRÜLEN GAZETECİLER
  • İMAMOĞLU GÖREVDEN AFFINI İSTESİN*MİŞ.!
  • TOPRAKLARIMIZ SATILMAMALI
  • SELOCAN & SELAHATTİN DEMİRTAŞ ve SİYASET
  • DEPREMDE YIKIMIN SUÇLUSU KİM.?
  • TrabzonSporKlübü

    Nasa

    Kentim_İstanbul

    Doga_İcin_Sanat

    ABD_USA

    Department_State

    TelerehberCom

    Google_Blog

    Kemencemin_Sesi

    Kafkas_Music

    Horon_Hause

    Vakıf_Ay

    Dogal Hayatı_Koruma

    Seffaflık_Dernegi

    Telerehber

    Sosyal_Medya

    E-Devlet

    Türkiye Cumhuriyeti

    BACK TO TOP